desirable - Türkisch Englisch Wörterbuch

desirable

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "desirable" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 19 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
desirable adj. cazip
No, I'm in a desirable trade.
Hayır, ben cazip bir işin içindeyim.

More Sentences
desirable adj. arzu edilen
Is this desirable for the European Union?
Bu Avrupa Birliği için arzu edilen bir şey midir?

More Sentences
desirable adj. çekici
I realize I may not be the most desirable man in the world, but I still hope you'll consider going out with me.
Dünyadaki en çekici erkek olmadığımın farkındayım ama yine de benimle çıkmayı düşüneceğini umuyorum.

More Sentences
desirable n. istenen şey
desirable n. arzu edilen şey
desirable n. ilgi ve dikkate layık olan kimse
desirable n. ilgi ve dikkati hak eden şey
desirable n. cazip gelen ve ilgi çeken kimse
desirable n. cazip gelen ve ilgi çeken şey
desirable n. yüksek bir sosyal statüye ve ayrıcalıklara sahip olduğu düşünülen kimse
desirable adj. istek uyandıran
desirable adj. istenen
desirable adj. hoş
desirable adj. makbul
desirable adj. istenilir
desirable adj. arzu edilir
desirable adj. beğenilen
Technical
desirable adj. arzu edilir
desirable adj. istenilir

Bedeutungen, die der Begriff "desirable" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 9 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
(finally) realize a desirable condition v. adama dönmek
be desirable v. cazibeli olmak
be found desirable v. beğenilmek
make desirable v. cazip kılmak
reach the desirable quality v. istenen kaliteye ulaşmak
be desirable v. istek uyandırmak
be desirable v. arzu edilen olmak
most desirable adj. en çok istenen
Trade/Economic
bilingual skills are desirable expr. ikinci dil tercih sebebidir