Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | crustacean n. | kabuklu hayvan | ||
The aquarium exhibited various species of crustaceans. Akvaryumda çeşitli kabuklu hayvan türleri vardı. More Sentences |
||||
Food Engineering | ||||
Food Engineering | crustacean n. | kabuklu deniz hayvanı | ||
As a consequence, a ban was placed on the importation of chickens, crustaceans, honey and one or two other products. Sonuç olarak, tavuk, kabuklu deniz hayvanları, bal ve bir ya da iki diğer ürünün ithalatına yasak getirilmiştir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | crustacean n. | kabuklulardan | ||
General | crustacean adj. | kabuklu | ||
General | crustacean adj. | kabuklular ile ilgili | ||
General | crustacean adj. | kabuklu (hayvan) | ||
Biology | ||||
Biology | crustacean n. | kabuklular | ||
Marine Biology | ||||
Marine Biology | crustacean n. | kabuklu deniz canlısı | ||
Zoology | ||||
Zoology | crustacean adj. | kabuklu |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Marine Biology | ||
Marine Biology | malacostracan crustacean n. | yengeç, ıstakoz, karides, tespih böceği ve tatarcık gibi denizde, tatlısuda ve karada yaşayan kabukluları barındıran geniş bir eklembacaklı kabuklular altsınıfı |
Marine Biology | branchiopod crustacean n. | dallı bacaklı kabuklular |
Zoology | ||
Zoology | decapod crustacean n. | on bacaklı kabuklu hayvan |