critic - Türkisch Englisch Wörterbuch

critic

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "critic" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 13 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
critic n. eleştirmen
He is the book critic for the local newspaper.
Yerel gazetenin kitap eleştirmeni.

More Sentences
Art
critic n. eleştirmen
The author is a fierce critic of American foreign policy.
Yazar, Amerikan dış politikasının şiddetli bir eleştirmenidir.

More Sentences
Common Usage
critic adj. eleştirmeci
General
critic n. eleştirici
critic n. tenkitçi
critic n. münekkit
critic n. kritik
critic n. muhalif
critic n. olumsuz noktalar üzerinde duran kimse
critic n. karşı olan kimse
critic n. kusur bulup duran kimse
critic n. eleştiren kimse
critic n. eleştirmeci

Bedeutungen, die der Begriff "critic" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 36 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
food critic n. yemek eleştirmeni
Tom is a food critic.
Tom bir yemek eleştirmeni.

More Sentences
restaurant critic n. restoran eleştirmeni
Tom is a famous restaurant critic.
Tom ünlü bir restoran eleştirmeni.

More Sentences
Art
art critic n. sanat eleştirmeni
Tom is an art critic and historian.
Tom bir sanat eleştirmeni ve tarihçidir.

More Sentences
Music
music critic n. müzik eleştirmeni
Tom is a music critic.
Tom bir müzik eleştirmeni.

More Sentences
General
being a critic n. eleştirmenlik
co-critic n. eş eleştirmen
food critic n. gurme
food critic n. restoran eleştirmeni
food critic n. gıda eleştirmeni
restaurant critic n. gurme
restaurant critic n. yemek eleştirmeni
restaurant critic n. gıda eleştirmeni
literary critic n. edebi eleştirmen
literary critic n. edebiyat eleştirmeni
Idioms
stop-watch critic n. katı, muhafazakar eleştirileriyle mevzunun anlaşılmasını engelleyen tenkitçi
an armchair critic n. hariçten gazel okuyan kimse
an armchair critic n. kulaktan dolma/okuduğu bilgilerle ahkam kesen kimse
an armchair critic n. oturduğu yerden konuşan/ahkam kesen kimse
an armchair critic n. oturduğu yerden konuşan/ahkam kesen kimse
an armchair critic n. hariçten gazel okuyan kimse
an armchair critic n. kulaktan dolma/okuduğu bilgilerle ahkam kesen kimse
an armchair critic n. masa başı gezgini
an armchair critic n. oturduğu yerden konuşan/ahkam kesen kimse
an armchair critic n. hariçten gazel okuyan kimse
an armchair critic n. kulaktan dolma/okuduğu bilgilerle ahkam kesen kimse
an armchair critic n. masa başı gezgini
Media
newspaper critic n. gazete eleştirmeni
Literature
textual critic n. metin eleştirmeni
Music
music critic n. müziksel performans eleştirmeni
Theatre
theater critic n. tiyatro eleştirmeni
drama critic n. tiyatro eleştirmeni
Cinema
film critic n. film eleştirmeni
movie critic n. film eleştirmeni
film critic n. sinema eleştirmeni
movie critic n. sinema eleştirmeni
Slang
armchair critic n. hariçten gazel okuyan