containment

Bedeutungen von dem Begriff "containment" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	containment n.	kontrol
We should study how their containment worked and why. Kontrol altına alınmalarının nasıl ve neden işe yaradığını incelemeliyiz. More Sentences
Politics
2	Politics	containment n.	çevreleme
Since the end of the Gulf War, our strategy has been one of containment and deterrence. Körfez Savaşı'nın sona ermesinden bu yana stratejimiz çevreleme ve caydırıcılık üzerine kurulmuştur. More Sentences
General
3	General	containment n.	tutma
4	General	containment n.	kapsama
5	General	containment n.	önleme
6	General	containment n.	içerme
7	General	containment n.	içine alma
8	General	containment n.	kısıtlama
9	General	containment n.	dizginleme
10	General	containment n.	baskı
11	General	containment n.	denetim
12	General	containment n.	baskıcı veya kısıtlayıcı bir politikayla elde edilen sonuç
Politics
13	Politics	containment n.	çevreleme politikası
14	Politics	containment n.	polis kordonu ile çevirme
15	Politics	containment n.	(abd'de bir dönem) komünizmin genişlemesini önleme ilkesi
Medical
16	Medical	containment n.	sınırlama
Physics
17	Physics	containment n.	(nükleer santralde) nükleer reaktörü çevresine kaza anında radyoaktif madde salınımını önleyen muhafaza
Military
18	Military	containment n.	düşman güçlerinin yayılmasını önlemeyi hedefleyen askeri manevra

Bedeutungen, die der Begriff "containment" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 26 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	containment theory n.	önleme teorisi
2	General	cost containment n.	masrafların kısılması
3	General	containment facility n.	özellikle bilimsel önemi olan bir şeyin belirli sınırlar dahilinde tutulduğu ve korunduğu tesis
Politics
4	Politics	dual containment policy n.	çifte çevreleme politikası
5	Politics	containment policy n.	çevreleme politikası
6	Politics	containment policy n.	ket vurma politikası
7	Politics	ring containment n.	biyoterörizm vakalarında yalnızca enfekte olan kişilerin ve temaslıların aşılandığı savunma stratejisi
Technical
8	Technical	biosafety containment levels n.	biyolojik koruma seviyeleri
9	Technical	interim containment action (ica) n.	geçici tedbir/çözüm
10	Technical	reactor containment n.	güvenlik zırhı
11	Technical	means of containment n.	muhafaza/taşıma araçları
Computer
12	Computer	scp (special containment procedure) n.	özel muhafaza prosedürü
13	Computer	scp (special containment procedure) n.	bir internet kurgusu
Informatics
14	Informatics	error containment n.	hata yayılımının sınırlanması
Psychology
15	Psychology	containment theory n.	kısıtlama teorisi
Biology
16	Biology	biological containment n.	biyolojik önleme
Marine Biology
17	Marine Biology	closed containment system n.	tam kapalı sistem
Environment
18	Environment	containment building n.	koruma binası
19	Environment	containment system n.	muhafazaya alma sistemi
20	Environment	containment structure n.	muhafaza yapısı
21	Environment	containment device n.	muhafazaya alma tertibatı
22	Environment	containment vessel n.	muhafaza kazanı
23	Environment	containment precaution n.	muhafazaya alma tedbiri
24	Environment	primary containment n.	ön bariyer
25	Environment	liquid waste containment project n.	sıvı atık depolama projesi
26	Environment	secondary containment n.	tali güvenlik bariyeri