bunalım - Türkisch Englisch Wörterbuch

bunalım

Bedeutungen von dem Begriff "bunalım" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 24 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
bunalım depression n.
The economic depression in Europe has lasted at least ten years.
Avrupa'daki ekonomik bunalım en az on yıl sürmüştür.

More Sentences
General
bunalım depression n.
The economy is in a slight depression.
Ekonomi hafif bir bunalım içinde.

More Sentences
Common Usage
bunalım crisis n.
General
bunalım megrims n.
bunalım the megrims n.
bunalım blues n.
bunalım dismay n.
bunalım down n.
bunalım shock n.
bunalım despondence n.
bunalım melancholy n.
bunalım collapse n.
bunalım despondency n.
bunalım funk n.
bunalım spleen n.
bunalım cafard n.
bunalım fainting n.
bunalım oppression n.
bunalım the dismals n.
bunalım discouragement n.
bunalım moody adj.
Idioms
bunalım a blue funk n.
bunalım blue funk n.
Psychology
bunalım crisis n.

Bedeutungen, die der Begriff "bunalım" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 27 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Trade/Economic
büyük bunalım great depression n.
Fadil was born during the Great Depression.
Fadıl, Büyük Bunalım sırasında doğdu.

More Sentences
Politics
büyük bunalım great depression n.
The Great Depression was the golden age of gangsters.
Büyük Bunalım, gangsterlerin altın çağındaydı.

More Sentences
General
iktisadi bunalım slump n.
ekonomik bunalım economic crisis n.
iktisadi bunalım economic crisis n.
bunalım sonucu öldürme arzusu amok n.
bunalım geçirmek be in a depression v.
bunalım takılmak pretend to be depressed v.
Phrasals
bunalım/mutsuz takılmak mope around v.
Colloquial
ruhsal çöküntü/bunalım dönemi blue devils n.
büyük bunalım sırasında sinema izleyicilerinden birine çıkan nakit para şeklindeki piyango bank night [obsolete] [us] n.
bunalım sebebi bringdown n.
bunalım yaratmak hyp [obsolete] v.
Idioms
büyük bunalım sırasında düzenlenen bir çekiliş bank night [obsolete] n.
karışıklık/bunalım içine girmek get into a spin v.
karışıklık/bunalım içine into a flat spin expr.
karışıklık/bunalım içine into a spin expr.
karışıklık/bunalım içine into orbit expr.
Trade/Economic
ekonomik bunalım economic crisis n.
ekonomik bunalım economic crisis n.
iktisadi bunalım economic depression n.
mali bunalım squeeze n.
Psychology
varoluşsal bunalım existential crisis n.
Social Sciences
sosyal bunalım social crisis n.
toplumsal bunalım social crisis n.
Slang
melankoli ya da bunalım nöbeti blue devils n.
bunalım geçirmek have a nervous freak out v.