bağdaştırmak

Bedeutungen von dem Begriff "bağdaştırmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bağdaştırmak	associate v.
We obviously do not associate ourselves with such a verbal masquerade on such a dramatic subject. Böylesine dramatik bir konuda kendimizi bu tür bir sözlü maskaralıkla bağdaştırmadığımız açıktır. More Sentences
2	General	bağdaştırmak	correlate v.
I used to correlate love with sex. Eskiden aşkı seksle bağdaştırırdım. More Sentences
3	General	bağdaştırmak	reconcile v.
You cannot reconcile the idea of a good technocracy with a debate on democracy. İyi bir teknokrasi fikrini demokrasi tartışmasıyla bağdaştıramazsınız. More Sentences
4	General	bağdaştırmak	accommodate v.
5	General	bağdaştırmak	square with v.
6	General	bağdaştırmak	harmonize v.
7	General	bağdaştırmak	accommodate to v.
8	General	bağdaştırmak	ensure harmony v.
9	General	bağdaştırmak	adapt v.
10	General	bağdaştırmak	associate with v.
11	General	bağdaştırmak	harmonise v.
12	General	bağdaştırmak	herd v.
13	General	bağdaştırmak	domesticate v.
14	General	bağdaştırmak	consort v.
15	General	bağdaştırmak	corelate [uk] v.
Colloquial
16	Colloquial	bağdaştırmak	affiliate v.
Computer
17	Computer	bağdaştırmak	fit v.
18	Computer	bağdaştırmak	adapt v.

Bedeutungen, die der Begriff "bağdaştırmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 8 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	yeniden bağdaştırmak	reassociate v.
2	General	(iyonize gazın) yeniden iyonlarını bağdaştırmak	deionize v.
3	General	kendini belirli bir grup ile bağdaştırmak	self-identify v.
Phrasals
4	Phrasals	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle bağdaştırmak	associate someone or something with someone or something v.
5	Phrasals	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle bağdaştırmak	connect someone or something (up) to someone or something v.
6	Phrasals	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle bağdaştırmak	connect someone or something (up) with someone or something v.
7	Phrasals	bir şeyi bir şeyle bağdaştırmak	correlate something with something v.
8	Phrasals	(bir şeyle) bağdaştırmak	reconcile with (something) v.