Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | arctic ocean n. | arktik okyanusu | ||
An enormous gas pipeline project from the Arctic Ocean, via the Baltic Sea, to Central Europe is already being planned. Arktik Okyanusu'ndan Baltık Denizi üzerinden Orta Avrupa'ya uzanan devasa bir doğalgaz boru hattı projesi planlanıyor. More Sentences |
||||
General | arctic ocean n. | kuzey buz denizi | ||
General | arctic ocean n. | kuzey kutup okyanusu | ||
General | arctic ocean n. | kuzey buzdenizi |
Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | the arctic ocean n. | kuzey buz denizi | ||
The natural gas deposits in the Arctic Ocean will be of vital importance to the EU in the future. Kuzey Buz Denizi'ndeki doğal gaz yatakları gelecekte AB için hayati önem taşıyacaktır. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | arctic-ocean n. | kuzey buz denizi |