adequate - Türkisch Englisch Wörterbuch

adequate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "adequate" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
adequate adj. yeterli
His performance was barely adequate to meet our demands.
Performansı bizim taleplerimizi karşılamaya zar zor yetiyordu.

More Sentences
General
adequate adj. uygun
Sadly, Noah's ark was not an adequate environment for dragons, dinosaurs and unicorns.
Ne yazık ki, Nuh'un gemisi ejderhalar, dinozorlar ve tek boynuzlular için uygun bir ortam değildi.

More Sentences
adequate adj. yeterli
This amount is reasonable and adequate, bearing in mind the aims we want to achieve.
Ulaşmak istediğimiz hedefler göz önünde bulundurulduğunda bu miktar makul ve yeterlidir.

More Sentences
adequate adj. kabul edilebilir
Looking at the Convention, we again cannot but note that adequate representation can still not be taken for granted.
Sözleşme'ye baktığımızda, yeterli temsilin hala kesin olarak kabul edilemeyeceğini bir kez daha görüyoruz.

More Sentences
Trade/Economic
adequate adj. yeterli
The legislation already in force is adequate to safeguard security of supply.
Halihazırda yürürlükte olan mevzuat arz güvenliğini korumak için yeterlidir.

More Sentences
Technical
adequate adj. uygun
It is important for a nation to have an adequate mix of monetary and fiscal policies.
Bir ulus için para ve maliye politikalarının uygun bir karışımına sahip olmak önemlidir.

More Sentences
Computer
adequate adj. yeterli
This is a more than adequate reward for agriculture's multifunctional nature.
Bu, tarımın çok işlevli doğası için fazlasıyla yeterli bir ödüldür.

More Sentences
Common Usage
adequate adj. kafi
adequate adj. elverişli
General
adequate adj. kifayetli
adequate adj. ehven
adequate adj. yeter
adequate adj. münasip
adequate adj. ortalamanın üstü
adequate adj. ne iyi ne kötü
Trade/Economic
adequate adj. kafi
adequate adj. yetecek kadar
Computer
adequate adj. upuygun

Bedeutungen, die der Begriff "adequate" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 59 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Medical
adequate care n. yeterli bakım
Can Europe's rural environment count on adequate care and financial means?
Avrupa'nın kırsal çevresi yeterli bakım ve mali imkanlara güvenebilir mi?

More Sentences
General
adequate consideration n. yeterli oranda düşünme
adequate consideration n. yeterli derecede düşünme
more than adequate n. yeterinden fazlası
adequate cooking n. yeterince pişirme
adequate amount n. yeterli miktar
adequate explanation n. yeterli açıklama
adequate information n. yeterli bilgi
adequate image drawing n. yeterli görünüş çizimi
be adequate v. ihtiyacı karşılamak
find adequate v. yeterli bulmak
find adequate v. yeterli görmek
more than adequate adj. gereğinden fazla
adequate to adj. e uygun
adequate to adj. muktedir
adequate to adj. gücü yeter
adequate to adj. liyakatli
adequate to adj. layık
adequate to adj. ehliyetli
adequate to adj. kapasiteye sahip
in adequate quality adv. yeterli kalitede
Trade/Economic
adequate price n. değer pahası
adequate pay n. ecri misil
adequate sample n. uygun örnek
adequate sample n. uygun numune
Law
adequate pay n. ecrimisil
adequate price n. ecri misil
without adequate remedy at law n. kanuni yolların kısıtlı olması
without adequate remedy at law n. kanunda yeterli çare olmaması
adequate cause n. kafi sebep
adequate care n. orta derecede ihtimam
adequate care n. orta derecede dikkat
adequate remuneration n. uygun bedel
adequate causality n. uygun nedensellik
adequate consideration n. yeterli ivaz/bedel
adequate evidence n. yeterli delil
adequate cause n. yeterli neden
adequate causality n. yeterli illiyet
adequate evidence n. yeterli kanıt
adequate care n. yeterli dikkat ve ihtimam
Politics
adequate safeguards n. yeterli koruma önlemleri
Technical
adequate strength n. uygun dayanım
adequate strength n. yeterli dayanım
Aeronautic
adequate warning time n. yeterli uyarı zamanı
Marine
adequate temperature for sea bathing n. denize girmek için uygun su sıcaklığı
Medical
adequate respiration n. yeterli solunum
adequate level of protection n. yeterli derecede koruma
adequate medical care n. yeterli tıbbi bakım
adequate bone marrow n. yeterli kemik iliği
adequate oxygenation n. yeterli oksijenlenme
adequate caloric intake n. yeterli kalori alımı
adequate and balanced nutrition n. yeterli ve dengeli beslenme
Psychology
adequate sample n. yeterli örneklem
adequate treatment analysis n. yeterli tedavi analizi
Statistics
adequate subset n. uygun altküme
Environment
adequate tariff structure n. uygun tarife yapısı
Military
lack adequate mobility n. yeterli hareket yeteneği eksikliği
Modern Slang
adequate tittage adj. idare eder
adequate tittage adj. yeterli