açık kapı - Türkisch Englisch Wörterbuch

açık kapı

Bedeutungen von dem Begriff "açık kapı" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
açık kapı open door n.
Sensible texts on sexuality which should be so evident that one could almost describe them as open doors.
Cinsellik konusunda, neredeyse açık kapılar olarak tanımlanabilecek kadar açık olması gereken mantıklı metinler.

More Sentences
Idioms
açık kapı an open invitation n.

Bedeutungen, die der Begriff "açık kapı" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
açık (kapı) open adj.
They are more open to this now that they are being increasingly threatened by China.
Çin tarafından giderek daha fazla tehdit edildikleri için artık buna daha açıklar.

More Sentences
General
sundurma (kapı önündeki yanları açık) porch n.
açık kapı politikası open door policy n.
açık kapı bırakmak leave the door open v.
açık kapı bırakmak leave someone some leeway v.
açık kapı bırakmak leave with some room for choice v.
az açık (kapı) ajar adj.
Phrasals
bir şeyi aralık/hafif açık bırakmak (perde, kapı) draw something to v.
Proverb
bir kapı ya açık durmalı ya kapalı a door must be either shut or open
Colloquial
bir açık kapı bırakmak give (someone) an out v.
kapı baca açık unprotected adj.
Idioms
(birine) açık kapı an open invitation (to somebody) n.
açık kapı bırakmamak close (one's) mind (to) (something) v.
açık kapı bırakmamak close your mind (to something) v.
açık kapı bırakmamak close your mind v.
'-e açık kapı bırakmamak close your mind to v.
için açık kapı bırakmak leave the door open for v.
(bir şey/bir şey yapmak) için açık kapı bırakmak leave the door open for (something or doing something) v.
Trade/Economic
açık kapı politikası open-door policy n.
açık kapı politikası open door policy n.
dış ticarette açık kapı politikası open door policy n.
açık kapı bırakmak leave a margin v.
Politics
açık kapı politikası open door policy n.
açık kapı siyaseti open door policy n.
göçmenlere uygulanan açık kapı politikası open door n.
göçmenlere uygulanan açık kapı politikası open-door n.
açık kapı bırakmamak mend one's fence v.
(dış ilişkilerde) açık kapı politikasına ait open-door adj.
(dış ilişkilerde) açık kapı politikasıyla ilgili open-door adj.
(dış ilişkilerde) açık kapı politikası uygulayan open-door adj.
(dış ilişkilerde) açık kapı politikasına ait open-door adj.
(dış ilişkilerde) açık kapı politikasıyla ilgili open-door adj.
(dış ilişkilerde) açık kapı politikası uygulayan open-door adj.
Technical
açık konumda sabitlenen otomatik kapı fire door n.
Computer
kapı açık door open expr.
Automotive
kapı açık sivici door ajar switch n.
kapı açık sensörü door ajar sensor n.
kapı açık ikaz lambası door ajar warning light n.
kapı açık göstergesi door ajar indicator n.