Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (bir şey) üzerine oynamak | play upon (something) v. |
Phrasals | (bir şey) üzerine oynamak | play on (something) v. |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | (biri/bir şey) üzerine kumar oynamak | gamble on (someone or something) v. | ||
He gambled on the war coming to an early end. Erken sona eren savaş üzerine kumar oynadı. More Sentences |
||||
Phrasals | bir şey üzerine bir miktar bahis oynamak | bet something on someone or something v. | ||
Phrasals | biri/bir şey üzerine bahis oynamak | bet on someone or something v. | ||
Phrasals | (biri/bir şey) üzerine bir miktar parayla bahse girmek/bahis oynamak | wager on (someone or something) v. | ||
Phrasals | (biri/bir şey) üzerine bahis oynamak | wager on (someone or something) v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | bir şey üzerine para koymak/bahis oynamak | put (your) money on something v. |