ünite

Bedeutungen von dem Begriff "ünite" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 19 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	unite v.	birleşmek
The European Parliament must unite and throw its political weight behind the European Commission. Avrupa Parlamentosu birleşmeli ve siyasi ağırlığını Avrupa Komisyonu'nun arkasına koymalıdır. More Sentences
2	Common Usage	unite v.	birleştirmek
We must therefore pursue this path and we must unite the European countries around this position. Bu nedenle bu yolu takip etmeli ve Avrupa ülkelerini bu tutum etrafında birleştirmeliyiz. More Sentences
General
3	General	unite v.	birlik olmak
On this point, we Europeans have always been and, I hope, will continue to be united. Bu noktada biz Avrupalılar her zaman birlik olduk ve umarım olmaya da devam edeceğiz. More Sentences
4	General	unite v.	birleştirmek
We must unite our efforts to isolate Cuba politically. Küba'yı siyasi olarak izole etmek için çabalarımızı birleştirmeliyiz. More Sentences
5	General	unite v.	birleşmek
For example, will the opposition succeed in uniting behind one candidate? Örneğin muhalefet tek bir adayın arkasında birleşmeyi başarabilecek mi? More Sentences
Technical
6	Technical	unite v.	birleştirmek
To unite all the citizens of Europe, we must create true harmony between the States and between the peoples. Tüm Avrupa vatandaşlarını birleştirmek için, Devletler ve halklar arasında gerçek bir uyum yaratmalıyız. More Sentences
General
7	General	unite v.	raptetmek
8	General	unite v.	kavuşturmak
9	General	unite v.	kaynaşmak
10	General	unite v.	evlendirmek
11	General	unite v.	nikahlanmak
12	General	unite v.	evlenmek
13	General	unite v.	bağlamak
14	General	unite v.	bitişmek
15	General	unite v.	kombinasyon halinde göstermek
16	General	unite v.	kombine halde sahip olmak
17	General	unite v.	yapıştırmak
18	General	unite v.	birlikte hareket etmek
Star Wars
19	Star Wars	unite expr.	birleş

Bedeutungen von dem Begriff "ünite" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 9 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	ünite	unit n.
For example the completion of Unit 2 at Cernovoda is fully justified by the Phare study of August 2001. Örneğin Cernovoda'daki 2. Ünitenin tamamlanması, Ağustos 2001 tarihli Phare çalışması ile tamamen doğrulanmıştır. More Sentences
General
2	General	ünite	unit n.
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4. Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapatılma tarihlerinden bahsetmeliyim. More Sentences
Technical
3	Technical	ünite	unit n.
I must mention the Kozlodvy nuclear power plant and in particular the closure dates for units 3 and 4. Kozlodvy nükleer santralinden ve özellikle de 3. ve 4. ünitelerin kapanış tarihlerinden bahsetmeliyim. More Sentences
General
4	General	ünite	cell n.
5	General	ünite	unity n.
6	General	ünite	consolidation n.
7	General	ünite	unitary adj.
Medical
8	Medical	ünite	pint n.
Archaic
9	Archaic	ünite	unitude n.