resentful - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
resentful kızgın adj.
  • This is certainly no cornucopia, as we hear from resentful quarters.
  • Kızgın çevrelerden duyduğumuz gibi bu kesinlikle bir bereket değildir.
  • I'm not resentful, but I also forget nothing.
  • Kızgın değilim ama hiçbir şeyi de unutmuyorum.
  • Sami was a little resentful because he worked so much.
  • Sami çok çalıştığı için biraz kızgındı.
Show More (0)
resentful kırgın adj.
  • I'm resentful.
  • Ben kırgınım.
  • Sami was a little resentful because he worked so much.
  • Sami çok çalıştığı için biraz kırgındı.
  • Tom is resentful.
  • Tom kırgın.
Show More (0)