1 |
powder |
toz |
n. |
|
- It is used in several areas of industry to continuously feed powder and granular materials.
- Toz ve granül malzemeleri sürekli olarak beslemek için endüstrinin çeşitli alanlarında kullanılmaktadır.
- It is used in several areas of industry to continuously feed powder and granular materials.
- Endüstrinin birçok alanında toz ve granül malzemelerin sürekli olarak beslenmesi amacıyla kullanılmaktadır.
- It is used in several areas of industry to continuously feed powder and granular materials.
- Çeşitli sanayi alanlarında toz ve granül halindeki malzemeleri sürekli olarak besleme amacıyla kullanılır.
- The powder is soluble in water.
- Toz suda çözünür.
- Chili powder is greatly used in Indian cooking.
- Biber tozu Hint yemeklerinde çok kullanılır.
- There was some kind of white powder on the floor.
- Yerde bir tür beyaz toz vardı.
- Chili powder is often used in Indian cooking.
- Acı biber tozu Hint yemeklerinde sıkça kullanılır.
- You have to take this powder after each meal.
- Bu tozu her yemekten sonra almanız gerekir.
- The police officer found a white powder in the glove compartment.
- Polis memuru torpido gözünde beyaz bir toz buldu.
- Powder is soluble in water.
- Toz suda çözünür.
- There was some kind of white powder on the floor.
- Yerde bir çeşit beyaz toz vardı.
- Mix this powder with a cup of water.
- Bu tozu bir bardak suyla karıştır.
- You have to take this powder after each meal.
- Bu tozu her öğünden sonra almalısınız.
- If I slap you, the whole city will suffocate from face powder.
- Eğer sana tokat atarsam, bütün şehir yüz tozundan boğulur.
Show More (11)
|
2 |
powder |
barut |
n. |
|
- Our host opened a drawer, and a small box full of black powder was revealed.
- Ev sahibimiz bir çekmeceyi açtı ve siyah barut dolu küçük bir kutu ortaya çıktı.
- No man can know them, no hunter can shoot them, with powder and lead - Thoughts are free!
- Hiçbir insan onları bilemez, hiçbir avcı onları vuramaz, barut ve kurşunla. Düşünceler özgürdür!
Show More (-1)
|
3 |
powder |
kokain |
n. |
|
- We were damned with three powder days during our week-long stay.
- Bir hafta boyunca kaldığımız süre boyunca kokain dolu üç günle lanetlendik.
Show More (-2)
|
4 |
powder |
pudra |
n. |
|
- If your baby is prone to rashes, you may want to apply diaper cream, powder, or petroleum jelly after cleaning your baby's bottom.
- Bebeğiniz pişiklere yatkınsa, bebeğinizin altını temizledikten sonra bebek bezi kremi, pudra veya vazelin uygulamak isteyebilirsiniz.
Show More (-2)
|
5 |
powder |
pudralamak |
v. |
|
- I'm just going to go powder my nose.
- Gidip burnumu pudralayacağım.
Show More (-2)
|