film - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
film film n.
  • Television and film, as cross-border media, attract more interest than radio.
  • Sınır ötesi medya olarak televizyon ve film, radyodan daha fazla ilgi çekmektedir.
  • Producing a single major film would swallow up the entire MEDIA budget.
  • Tek bir büyük filmin yapımı tüm MEDYA bütçesini yutacaktır.
  • This issue has aroused great interest in cultural circles and among representatives of the film industry in Sweden.
  • Bu konu İsveç'teki kültür çevrelerinde ve film endüstrisi temsilcileri arasında büyük ilgi uyandırmıştır.
Show More (360)
film filme almak v.
  • Tom filmed the tornado through his windshield.
  • Tom hortumu ön camından filme aldı.
  • They filmed the entire ceremony.
  • Tüm töreni filme aldılar.
Show More (-1)
film filme çekmek v.
  • They filmed the entire ceremony.
  • Onlar tüm töreni filme çektiler.
  • Tom filmed the tornado through his windshield.
  • Tom ön camdan kasırgayı filme çekti.
Show More (-1)
film sinema filmi n.
  • So the film is about the marketing of movies, and I want to be a sponsor.
  • Yani bu film, sinema filmlerinin pazarlanması hakkında ve ben sponsor olmak istiyorum.
Show More (-2)
Englisch Türkisch
movie film n.
  • Now bring me another one - the movie's startin'.
  • Şimdi bana bir tane daha getirsene, film başlıyor.
  • Now bring me another one - the movie's startin'.
  • Hadi bana bir tane daha getir, film başlıyor.
  • To get them all together for one movie is nothing less than miraculous.
  • Bunların hepsini bir filmde bir araya getirmek mucizeden başka bir şey değildir.
Show More (1211)
film film n.
  • In addition, the other media play an important role in the promotion of European film, of course.
  • Ayrıca diğer medya organları da Avrupa filmlerinin tanıtımında önemli bir rol oynamaktadır.
  • If European film production increases, the number of distribution channels will have to increase too.
  • Avrupa'da film üretimi artarsa dağıtım kanallarının sayısının da artması gerekecektir.
  • Film production in Europe differs from that in the USA in regard to the large number of languages in the EU.
  • Avrupa'daki film üretimi, AB'deki çok sayıda dil açısından ABD'dekinden farklıdır.
Show More (360)
flick film n.
  • What's your favorite chick flick?
  • En sevdiğin aşk filmi hangisidir?
  • What's your favorite chick flick?
  • En sevdiğin piliç filmi hangisi?
  • I watched a flick.
  • Bir film izledim.
Show More (0)
feature film n.
  • There were a lot of commercials before the main feature.
  • Ana filmden önce çok sayıda reklam vardı.
Show More (-2)