|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
hemen öncesinde |
immediately before zf.
|
|
He waved to the crowd immediately before he delivered his speech.
O, konuşmasını yapmadan hemen önce kalabalığa el salladı.
More Sentences
|
2 |
Genel |
daha öncesinde |
earlier zf.
|
|
In reply to your second question, as I said earlier, the European Union cannot solve this problem alone.
İkinci sorunuza cevaben, daha önce de söylediğim gibi, Avrupa Birliği bu sorunu tek başına çözemez.
More Sentences
|
Common Usage |
|
3 |
Yaygın Kullanım |
(bir şeyin) öncesinde olmak |
forerun f.
|
|
General |
|
4 |
Genel |
bir şeyin öncesinde yapılan eylem |
anteact i.
|
|
5 |
Genel |
amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır |
mason and dixon line i.
|
|
6 |
Genel |
amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır |
mason and dixon's line i.
|
|
7 |
Genel |
amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır |
mason-dixon line i.
|
|
8 |
Genel |
(gazete, kitap, televizyon, sinema) internet öncesinde var olan medya |
old media i.
|
|
9 |
Genel |
öncesinde pasif olan veya hafif seyreden bir şeyin aniden şiddetlenmesi |
flare-up i.
|
|
10 |
Genel |
olay öncesinde yapılanlar |
foreplay i.
|
|
11 |
Genel |
(hristiyanlık öncesinde) din görevlisi |
priest i.
|
|
12 |
Genel |
gazete haberi öncesinde gelen ilişkili bölüm |
precede i.
|
|
|
13 |
Genel |
öncesinde bir parçası olarak içinde yer aldığı yayınlanmış dergi veya kitaptan sonrasında ayrı olarak tekrar basılan yazı |
separatum i.
|
|
14 |
Genel |
daimi bir birlik kurmanın öncesinde yapılan toplantı |
preunion i.
|
|
15 |
Genel |
öncesinde var olma |
prevenance i.
|
|
16 |
Genel |
kalıcı istihdam öncesinde geçici olarak işe alınan eleman |
provisional i.
|
|
17 |
Genel |
(bağımsızlık öncesinde) güney afrika'da kullanılan bir madeni para |
sovereign i.
|
|
18 |
Genel |
(bir diğerinin) öncesinde akmak |
foreflow f.
|
|
19 |
Genel |
düşünce öncesinde ortaya çıkmayan |
nonthinking s.
|
|
20 |
Genel |
otomobilin icadı öncesinde kalan son birkaç jenerasyona ait |
horse-and-buggy s.
|
|
21 |
Genel |
otomobilin icadı öncesinde kalan son birkaç jenerasyon ile ilgili |
horse-and-buggy s.
|
|
22 |
Genel |
daha öncesinde meydana gelen |
foregoing s.
|
|
23 |
Genel |
norman fethi öncesinde gelişen |
preconquest s.
|
|
24 |
Genel |
norman fethi öncesinde olan |
preconquest s.
|
|
25 |
Genel |
norman fethi öncesinde yapılan |
preconquest s.
|
|
26 |
Genel |
hareket öncesinde yapılan |
predeparture s.
|
|
27 |
Genel |
tadı akşam yemeği öncesinde çıkan |
predinner s.
|
|
28 |
Genel |
öncesinde yol açan |
predisponent s.
|
|
29 |
Genel |
seçim öncesinde gelen |
pre-election s.
|
|
30 |
Genel |
ana faaliyet öncesinde gelen |
preliminarily s.
|
|
31 |
Genel |
prova öncesinde yapılan |
prerehearsal s.
|
|
32 |
Genel |
programın öncesinde gerçekleşen |
preschedule s.
|
|
|
33 |
Genel |
sezon öncesinde olan |
preseason s.
|
|
34 |
Genel |
sezon öncesinde olan |
preseasonal s.
|
|
35 |
Genel |
seçim öncesinde meydana gelen |
preselection s.
|
|
36 |
Genel |
fiili hizmet öncesinde gerçekleşen |
preservice s.
|
|
37 |
Genel |
çarpma öncesinde olan |
prestrike s.
|
|
38 |
Genel |
tiyatro öncesinde yapılan |
pretheatre s.
|
|
39 |
Genel |
seyahat öncesinde meydana gelen |
pretravel s.
|
|
40 |
Genel |
hemen öncesinde |
proxime [obsolete] s.
|
|
41 |
Genel |
teslimat öncesinde |
in advance of the delivery zf.
|
|
42 |
Genel |
daha öncesinde |
beforehand zf.
|
|
43 |
Genel |
daha öncesinde |
heretofore zf.
|
|
44 |
Genel |
daha öncesinde |
aforehand zf.
|
|
45 |
Genel |
öncesinde bildirilmeksizin ödeme veya tahsilat talep edilebilecek şekilde |
on call zf.
|
|
46 |
Genel |
daha öncesinde |
precedently zf.
|
|
47 |
Genel |
evlilik öncesinde |
premaritally zf.
|
|
48 |
Genel |
sezon öncesinde |
preseason zf.
|
|
Phrasals |
|
49 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) öncesinde olacak şekilde ayarlamak |
put (someone or something) ahead of (someone or something) f.
|
|
50 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) öncesinde olacak şekilde ayarlamak |
put (someone or something) in front of (someone or something) f.
|
|
51 |
Öbek Fiiller |
öncesinde boşaltılmış bir şeyi doldurmak |
fill again f.
|
|
Phrases |
|
52 |
İfadeler |
(bir şeyin) öncesinde |
ahead of (something) ed.
|
|
53 |
İfadeler |
(bir şeyin) öncesinde |
ahead of (something) ed.
|
|
54 |
İfadeler |
sevk öncesinde |
prior to despatch expr.
|
|
55 |
İfadeler |
önemli bir olayın öncesinde |
the run-up to something expr.
|
|
56 |
İfadeler |
(biri/bir şey) öncesinde |
in advance of (someone or something) expr.
|
|
Colloquial |
|
57 |
Konuşma Dili |
buz pateninde bir hareket sırasında veya öncesinde hız kazanmak için yapılan küçük zıplama/sıçrama |
bunny hop i.
|
|
58 |
Konuşma Dili |
cinsel birleşme öncesinde erkeğin cinsel organından gelen renksiz sıvı |
precum i.
|
|
59 |
Konuşma Dili |
buz pateninde bir hareket sırasında veya öncesinde hız kazanmak için sıçramak |
bunny hop f.
|
|
60 |
Konuşma Dili |
öncesinde bilgi sahibi ol |
do your homework expr.
|
|
Idioms |
|
61 |
Deyim |
öncesinde bilgi sahibi olmak |
do (one's) homework f.
|
|
62 |
Deyim |
hemen öncesinde |
on the eve of expr.
|
|
63 |
Deyim |
(birinin/bir şeyin) öncesinde |
before (someone or something) expr.
|
|
64 |
Deyim |
(bir şeyin) hemen öncesinde |
on the eve of (something) expr.
|
|
Trade/Economic |
|
65 |
Ticaret/Ekonomi |
bir teşkilat ajanının ilk buluşmada öncesinde hazırlıklı ya da hazırlıksız olarak istihbaratı kaynaktan alması |
cold pitch i.
|
|
66 |
Ticaret/Ekonomi |
bir senedin kabul edilmesi öncesinde senete ciro imzası atan üçüncü şahıs |
anomalous indorser i.
|
|
67 |
Ticaret/Ekonomi |
satın alım öncesinde gelişen |
preacquisition s.
|
|
68 |
Ticaret/Ekonomi |
denetim öncesinde gelişen |
preaudit s.
|
|
69 |
Ticaret/Ekonomi |
denetim öncesinde var olan |
preaudit s.
|
|
70 |
Ticaret/Ekonomi |
denetim öncesinde uygulanan |
preaudit s.
|
|
71 |
Ticaret/Ekonomi |
ekonomik büyüme öncesinde var olan |
preboom s.
|
|
72 |
Ticaret/Ekonomi |
öncesinde bildirilmeksizin ödeme veya tahsilat talep edilebilecek şekilde |
on-call zf.
|
|
|
Law |
|
73 |
Hukuk |
bir malın yüksek fiyata satılması öncesinde piyasadan toplatılması |
abbroachment i.
|
|
74 |
Hukuk |
dava öncesinde delil inceleme protokolü |
pre-action protocol i.
|
|
75 |
Hukuk |
duruşma öncesinde daha sonra sunulacak kanıtları göstermek için yapılan toplantı |
examination for discovery [canada] i.
|
|
76 |
Hukuk |
savunma öncesinde zamanı olmak |
imparl f.
|
|
77 |
Hukuk |
öncesinde anlaşmak |
presettle f.
|
|
Politics |
|
78 |
Siyasal |
öncesinde-sırasında-sonrasında öğrenme modeli |
before-during-after learning i.
|
|
79 |
Siyasal |
amerikan iç savaşı öncesinde köleliğin yayılmasına karşı çıkan düşünceyi savunma |
free soilism i.
|
|
80 |
Siyasal |
amerikan iç savaşı öncesinde köleliğin yasal olduğu abd eyaleti |
slave state i.
|
|
Industry |
|
81 |
Sanayi |
mesai öncesinde olan |
prework s.
|
|
Advertising |
|
82 |
Reklam |
film, televizyon şovu gibi yayınların öncesinde sunulan dikkat çekici tanıtım bölümü |
tizeur i.
|
|
Technical |
|
83 |
Teknik |
cam şekillendirme sürecinin öncesinde fırında bırakılan küçük açıklık |
nose hole i.
|
|
84 |
Teknik |
paketleme öncesinde soğutmak |
precool f.
|
|
85 |
Teknik |
öncesinde olan |
anteal s.
|
|
Computer |
|
86 |
Bilgisayar |
güncelleştirme öncesinde |
before update expr.
|
|
87 |
Bilgisayar |
ekleme öncesinde |
before insert expr.
|
|
88 |
Bilgisayar |
öncesinde boşluk yok |
no space before expr.
|
|
89 |
Bilgisayar |
öncesinde boşluk |
space before expr.
|
|
90 |
Bilgisayar |
silme onayı öncesinde |
before del confirm expr.
|
|
Textile |
|
91 |
Tekstil |
tekstil ürünlerinin pigment ya da doğrudan boyama öncesinde ön işleme tabi tutmak için kullanılan yüksek katyonikli polimer |
pretreat i.
|
|
Medical |
|
92 |
Medikal |
cinsel birleşme öncesinde erkeğin cinsel organından gelen renksiz sıvı |
pre-ejaculatory fluid i.
|
|
93 |
Medikal |
cinsel birleşme öncesinde erkeğin cinsel organından gelen renksiz sıvı |
pre-ejaculate i.
|
|
94 |
Medikal |
cinsel birleşme öncesinde erkeğin cinsel organından gelen renksiz sıvı |
pre-cum i.
|
|
95 |
Medikal |
cinsel birleşme öncesinde erkeğin cinsel organından gelen renksiz sıvı |
preseminal fluid i.
|
|
96 |
Medikal |
cinsel birleşme öncesinde erkeğin cinsel organından gelen renksiz sıvı |
cowper's fluid i.
|
|
97 |
Medikal |
öncesinde skarifikasyon uygulamadan hacamat etme |
dry cupping i.
|
|
98 |
Medikal |
doğum öncesinde bulunan |
in utero s.
|
|
99 |
Medikal |
ameliyat öncesinde |
pre-op zf.
|
|
Biology |
|
100 |
Biyoloji |
doğumun öncesinde veya hemen sonrasındaki yavru |
young i.
|
|
101 |
Biyoloji |
(matürasyon bölünmesi öncesinde) çekirdekteki kromatin kütlesi |
synezesis i.
|
|
102 |
Biyoloji |
(matürasyon bölünmesi öncesinde) çekirdekteki kromatin kütlesi |
synizesis i.
|
|
103 |
Biyoloji |
yetişkinlik dönemi öncesinde gelişen |
preadult s.
|
|
104 |
Biyoloji |
yetişkinlik dönemi öncesinde meydana gelen |
preadult s.
|
|
105 |
Biyoloji |
(mayoz bölünme sırasında) kromozomların eşleşmesi öncesinde oluşan |
presynaptic s.
|
|
106 |
Biyoloji |
(mayoz bölünme sırasında) kromozomların eşleşmesi öncesinde oluşarak |
presynaptically zf.
|
|
Biochemistry |
|
107 |
Biyokimya |
hücre bölünmesi öncesinde kromozomun ayrıldığı kromozal zincir |
chromatid i.
|
|
Marine Biology |
|
108 |
Deniz Biyolojisi |
tarih öncesinde yaşamış olan bir köpekbalığı |
dunkleosteus i.
|
|
Astrology |
|
109 |
Astroloji |
şafakta veya hemen öncesinde doğan (yıldız) |
matutine s.
|
|
Agriculture |
|
110 |
Tarım |
fideler açmadan öncesinde kullanılan |
preemergence s.
|
|
Apiculture |
|
111 |
Arıcılık |
pup dönemi öncesinde pupanın dikilmiş hali |
stretched larva i.
|
|
Linguistics |
|
112 |
Dilbilim |
belirli bir sözcük grubu öncesinde görülen |
conjunct s.
|
|
113 |
Dilbilim |
vurgulu bir ünlüden önce gelen bir dizi ünsüzden birinin hemen öncesinde yer alan (ses) |
pretonic s.
|
|
History |
|
114 |
Tarih |
tarih öncesinde mağarada yaşayan kadın |
cavewoman i.
|
|
115 |
Tarih |
16. ve 17. yüzyıllarda maskeli balo öncesinde düzenlenen piyes |
antic-mask i.
|
|
116 |
Tarih |
16. ve 17. yüzyıllarda maskeli balo öncesinde düzenlenen piyes |
antimask [obsolete] i.
|
|
117 |
Tarih |
16. ve 17. yüzyıllarda maskeli balo öncesinde düzenlenen piyes |
antimasque i.
|
|
118 |
Tarih |
16. ve 17. yüzyıllarda maskeli balo öncesinde düzenlenen piyes |
antemask i.
|
|
119 |
Tarih |
16. ve 17. yüzyıllarda maskeli balo öncesinde düzenlenen piyes |
false masque i.
|
|
120 |
Tarih |
16. ve 17. yüzyıllarda maskeli balo öncesinde düzenlenen piyes |
antic masque i.
|
|
121 |
Tarih |
birinci dünya savaşı öncesinde avrupa'nın refah içinde olduğu dönem |
belle époque i.
|
|
122 |
Tarih |
(ortaçağ ve öncesinde) tötonik birey veya halklara ait bağımsız mülk |
odal i.
|
|
123 |
Tarih |
amerikan iç savaşı öncesinde köleliğin yasak olduğu bölge |
free soil i.
|
|
124 |
Tarih |
amerikan iç savaşı öncesinde köleliğin yasak olduğu abd toprağı |
free-soil i.
|
|
125 |
Tarih |
elektrik öncesinde meydana gelen |
pre-electric s.
|
|
126 |
Tarih |
amerikan iç savaşı öncesinde köleliğin yayılmasına karşı çıkan |
free soil s.
|
|
127 |
Tarih |
amerikan iç savaşı öncesinde köleliğin yayılmasına karşı çıkan |
free-soil s.
|
|
128 |
Tarih |
birinci veya ikinci dünya savaşı öncesinde meydana gelen |
prewar s.
|
|
Archaeology |
|
129 |
Arkeoloji |
tarih öncesinde kullanılan taş veya metalden yapılmış keski veya balta |
celt i.
|
|
130 |
Arkeoloji |
tarih öncesinde yaşamış bir ırk |
boskop i.
|
|
131 |
Arkeoloji |
gobi çölü'nde bulunmuş ve 75 milyon yıl öncesinde tarihlenmiş uzun arka bacaklı bir fosil |
mononychus olecranus i.
|
|
132 |
Arkeoloji |
tarih öncesinde ve tarihi dönemin erken evresinde mississippi drenaj havzasında ve güneydoğu abd'de höyük gibi toprak yapılar inşa eden kızılderili kabileler |
mound builders i.
|
|
133 |
Arkeoloji |
hristiyanlık öncesinde görülen taş tabut veya mezar odası |
cistvaen i.
|
|
Religious |
|
134 |
Dini |
(roma katoliklerinde) bayram öncesinde dua için ayrılan üç günlük süre |
triduo i.
|
|
135 |
Dini |
büyük bir bayram öncesinde tutulan sekiz günlük oruç |
octaemeron i.
|
|
136 |
Dini |
(hristiyanlık) bir olayın öncesinde kutsamak |
presanctify f.
|
|
Philosophy |
|
137 |
Felsefe |
insan ruhunun cismanileşme öncesinde var olduğuna dayanan bir teori |
preexistentism i.
|
|
138 |
Felsefe |
(metodizm) daha sonraki durumu öngörerek öncesinde yapılan şey |
prevenience i.
|
|
Geology |
|
139 |
Jeoloji |
paleozoyik çağda veya öncesinde oluşan kayalara ait veya ilişkin |
primitive s.
|
|
Military |
|
140 |
Askeri |
ölüm öncesinde kişiyle ilgili elde edilen kayıt, örnek ve fotoğraflar |
antemortem identification media i.
|
|
141 |
Askeri |
harekat öncesinde hedeflenen alanlarda yapılan tüm hazırlıklar |
mounting i.
|
|
142 |
Askeri |
konuşlandırma operasyonu öncesinde ve sırasında müşterek harekat planlama ve icra sistemi planlayıcıları ve operatörleri tarafından verilerin gözden geçirilmesi, düzenlenmesi veya aktarılması için gereken yetkinlik |
scheduling and movement capability i.
|
|
Sport |
|
143 |
Spor |
yarışma öncesinde egzersiz ve antrenman yoğunluğunun azaltıldığı zaman dilimi |
taper i.
|
|
144 |
Spor |
(dalış öncesinde) tek ayakla yapılan sıçrama adımı |
hurdle i.
|
|
Card |
|
145 |
İskambil |
öncesinde kartları masaya açmadan gerekli toplam puana ulaştıran (el) |
concealed s.
|
|
Wagering |
|
146 |
Bahisçilik |
yarışmanın öncesinde bahis düzenleyicisi tarafından belirlenen fiyatları |
ante-post i.
|
|
147 |
Bahisçilik |
yarışmanın öncesinde bahis düzenleyicisi tarafından belirlenen fiyatlar |
futures i.
|
|
Music |
|
148 |
Müzik |
öncesinde gelen diyez veya bemolü iptal etmek için nota önüne konan işaret |
natural i.
|
|
Cinema |
|
149 |
Sinema |
film, televizyon şovu gibi yayınların öncesinde sunulan dikkat çekici tanıtım bölümü |
teaser i.
|
|
Photography |
|
150 |
Fotoğrafçılık |
klişe öncesinde fotoğrafın arka planını aydınlatmak |
ghost f.
|
|
151 |
Fotoğrafçılık |
(görüş alanını) keskin odaklanmayı önleyen merceklerle görüş testi öncesinde bulanıklaştırmak |
fog f.
|
|
Printery |
|
152 |
Matbaa |
gazete sayfasını basım öncesinde hazırlamak ve taşımak için kullanılan iki tekerlekli kamyon |
turtle i.
|
|
Archaic |
|
153 |
Eski Kullanım |
(iskoç kilisesinde) okunacak ilahi öncesinde yorum yapmak |
preface f.
|
|
Slang |
|
154 |
Argo |
öncesinde alkol almak/içki içmek |
pregame f.
|
|
155 |
Argo |
bir sosyal etkinlik öncesinde alkol almaya başlamak |
pregame f.
|
|