Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
decenas
innings [uk]
free labour
forward distribution point
eliyle gitmesi/uzaklaşması/geri çekilmesi için işaret yapmak
pocket hole
Geçmiş
Cümleler
"pocket hole"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 48 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Idioms
1
Deyim
have money burning a hole in (one's) pocket
f.
para harcama isteği duymak
2
Deyim
have money burning a hole in (one's) pocket
f.
cebindeki/elindeki parayı tutamamak
3
Deyim
have money burning a hole in (one's) pocket
f.
cebindeki/elindeki parayı illa harcamak
4
Deyim
have money burning a hole in (one's) pocket
f.
cebinde para durmamak
5
Deyim
have money burning a hole in (one's) pocket
f.
har vurup harman savurmak
6
Deyim
have money burning a hole in (one's) pocket
f.
cebi delik olmak
7
Deyim
have something burning a hole in your pocket
f.
cebi delik olmak
8
Deyim
money burns a hole in someone's pocket
f.
cebi delik olmak
9
Deyim
money burns a hole in someone's pocket
f.
eline geçen parayı hemen harcayan birisi olmak
10
Deyim
burn a hole in the pocket
f.
para suyunu çekmek
11
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
cebi delik olmak
12
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
cebinde durmamak
13
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
çarçur olmak
14
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
elinden/cebinden akıp gitmek
15
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
elinden/cebinden uçup gitmek
16
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
suyunu çekmek
17
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
nereye harcayacağını şaşırmak
18
Deyim
be burning a hole in (one's) pocket
f.
harcamak için yanıp tutuşmak
19
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
cebi delik olmak
20
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
cebinde durmamak
21
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
çarçur olmak
22
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
elinden/cebinden akıp gitmek
23
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
elinden/cebinden uçup gitmek
24
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
suyunu çekmek
25
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
nereye harcayacağını şaşırmak
26
Deyim
be burning a hole in your pocket
f.
harcamak için yanıp tutuşmak
27
Deyim
burn a hole in (one's) pocket
f.
(birinin) parasını/elindekini avucundakini/cebindekini tüketmek
28
Deyim
burn a hole in (one's) pocket
f.
(birinin) ceplerini boşatmak
29
Deyim
burn a hole in (one's) pocket
f.
(birinin) parasının suyunu çektirmek
30
Deyim
money burns a hole in (one's) pocket
f.
cebi delik olmak
31
Deyim
money burns a hole in (one's) pocket
f.
eline geçen parayı hemen harcamak
32
Deyim
money burns a hole in (one's) pocket
f.
para cebinde durmamak
33
Deyim
money burns a hole in (one's) pocket
f.
para geldiği gibi gitmek
34
Deyim
money burns a hole in (one's) pocket
f.
parasının suyunu çektirmek
35
Deyim
money burns a hole in (one's) pocket
f.
eline geçen tüm parayı harcamadan duramamak
36
Deyim
money burns a hole in pocket
f.
cebi delik olmak
37
Deyim
money burns a hole in pocket
f.
eline geçen parayı hemen harcamak
38
Deyim
money burns a hole in pocket
f.
para cebinde durmamak
39
Deyim
money burns a hole in pocket
f.
para geldiği gibi gitmek
40
Deyim
money burns a hole in pocket
f.
parasının suyunu çektirmek
41
Deyim
money burns a hole in pocket
f.
eline geçen tüm parayı harcamadan duramamak
42
Deyim
money burns a hole in your pocket
f.
cebi delik olmak
43
Deyim
money burns a hole in your pocket
f.
eline geçen parayı hemen harcamak
44
Deyim
money burns a hole in your pocket
f.
para cebinde durmamak
45
Deyim
money burns a hole in your pocket
f.
para geldiği gibi gitmek
46
Deyim
money burns a hole in your pocket
f.
parasının suyunu çektirmek
47
Deyim
money burns a hole in your pocket
f.
eline geçen tüm parayı harcamadan duramamak
48
Deyim
have something burning a hole in your pocket
expr.
harcanacak para cepte durmaz
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of pocket hole
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy