| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Speaking | ||||
| Konuşma | if you please expr. | isterseniz | ||
|
You can pursue the matter if you please, but I will not waste my time on it. İsterseniz bu konuyu takip edebilirsiniz ancak ben bu konuda zamanımı boşa harcamayacağım. More Sentences |
||||
| Konuşma | if you please expr. | lütfen | ||
|
The salt, if you please. Tuz, lütfen. More Sentences |
||||
| Colloquial | ||||
| Konuşma Dili | if you would(, please) expr. | lütfen, yapabilir misiniz? | ||
| Konuşma Dili | if you would(, please) expr. | rica etsem, yapabilir misiniz? | ||
| Konuşma Dili | if you would(, please) expr. | yapabilir misiniz (,lütfen)? | ||
| Speaking | ||||
| Konuşma | If you don't see what you want please ask expr. | bir isteğiniz olursa çekinmeden sorabilirsiniz | ||
| Konuşma | If you don't see what you want please ask for it expr. | bir isteğiniz olursa çekinmeden sorabilirsiniz | ||
| Konuşma | if you please expr. | eğer isterseniz | ||
| Konuşma | please let me know if you need anything expr. | lütfen bir şeye ihtiyacınız olursa bana haber verin | ||
| Konuşma | if you please expr. | rica ederim | ||
