Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
sit-in
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"sit-in"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
sit-in
i.
bir yerde yapılan oturma eylemi (protesto amacıyla)
2
Genel
sit-in
i.
oturma grevi
Politics
3
Siyasal
sit-in
i.
oturma eylemi
"sit-in"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 64 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
sit in
f.
bakmak
2
Genel
sit in for
f.
birine vekalet etmek
3
Genel
sit in for
f.
yerini almak
4
Genel
sit in
f.
katılmak
5
Genel
sit in on
f.
dinleyici olarak bir toplantıya katılmak
6
Genel
sit in
f.
yerini almak
7
Genel
stage a sit-in
f.
oturma eylemi yapmak
8
Genel
sit in judgement
f.
karşısındakini yargılamak
9
Genel
sit in judgement
f.
karşısındaki hakkında karar vermek
10
Genel
sit in
f.
oturma eylemi yapmak
11
Genel
sit in
f.
(toplantı/ders vb'ye) konuk olarak alınmak
12
Genel
sit in
f.
bir başkasının yerine temsil elmek
13
Genel
sit in
f.
birinin yerini almak
14
Genel
sit in the tent
f.
çadırda oturmak
15
Genel
sit in the front passenger seat
f.
(arabada) ön koltukta oturmak
16
Genel
sit in a cross-legged position
f.
bağdaş kurarak oturmak
17
Genel
sit in front of the tv
f.
televizyon karşısına geçmek
18
Genel
sit in front of the tv
f.
tv karşısına geçmek
19
Genel
hold a sit-in
f.
oturma eyleminde bulunmak
20
Genel
sit in the garden
f.
bahçede oturmak
21
Genel
sit in the cafe
f.
kafede oturmak
22
Genel
sit in [uk]
f.
bakıcılık yapmak
23
Genel
sit in [uk]
f.
dadılık yapmak
24
Genel
sit in [uk]
f.
masaya oturmak
25
Genel
sit in [uk]
f.
sofraya oturmak
26
Genel
sit in
f.
(birinin) vekili olmak
27
Genel
sit in
f.
katılmak
28
Genel
sit in
f.
yer almak
29
Genel
sit in
f.
oturma eylemi yapmak
Phrasals
30
Öbek Fiiller
sit in (for somebody)
f.
birinin yerine bakmak
31
Öbek Fiiller
sit in (for somebody)
f.
birinin görevini vekaleten yapmak
32
Öbek Fiiller
sit in on (something)
f.
(bir şeye) dinleyici/izleyici/katılımcı/ziyaretçi olarak katılmak
Proverb
33
Atasözü
you can't sit in two chairs at once
aynı anda her yere yetişemezsin
34
Atasözü
you can't sit in two chairs at once
aynı anda bir çok işi yapamazsın
35
Atasözü
you can't sit in two chairs at the same time
aynı anda her yere yetişemezsin
36
Atasözü
you can't sit in two chairs at the same time
aynı anda bir çok işi yapamazsın
37
Atasözü
you can't sit in two chairs at the same time
iki şey aynı anda yapılamaz
38
Atasözü
you can't sit in two chairs at the same time
ikisinden birini seçmesi gerek
39
Atasözü
you can't sit in two chairs with one butt
aynı anda her yere yetişemezsin
40
Atasözü
you can't sit in two chairs with one butt
aynı anda bir çok işi yapamazsın
41
Atasözü
you can't sit in two chairs with one butt
iki şey aynı anda yapılamaz
42
Atasözü
you can't sit in two chairs with one butt
ikisinden birini seçmesi gerek
Idioms
43
Deyim
sit in judgment of somebody
f.
biri hakkında hüküm vermek
44
Deyim
sit in judgment upon someone
f.
birini yargılamak
45
Deyim
sit in judgment on someone
f.
biri hakkında hüküm vermek
46
Deyim
sit in judgment on someone
f.
birini yargılamak
47
Deyim
sit in judgment upon someone
f.
biri hakkında hüküm vermek
48
Deyim
sit in judgment on/over
f.
hüküm vermek
49
Deyim
sit in judgment of (someone)
f.
(birinin) suçlu olup olmadığına karar vermek için jürilik yapmak
50
Deyim
sit in judgment of (someone)
f.
(biri) hakkında hüküm vermek
51
Deyim
sit in judgment of (something)
f.
(bir şeyin) doğruluğunu yargılamak
52
Deyim
sit in judgment of (something)
f.
(bir şeyi) yargılamak
Speaking
53
Konuşma
can I sit in your lap?
expr.
kucağına oturabilir miyim?
54
Konuşma
my grandma likes to sit in the rocking chair
expr.
babaannem sallanan sandalyede oturmayı çok sever
55
Konuşma
my grandmother loves to sit in the rocking chair
expr.
babaannem sallanan sandalyede oturmayı çok sever
Trade/Economic
56
Ticaret/Ekonomi
sit-in oturma
i.
oturma grevi
57
Ticaret/Ekonomi
stage a sit-in
f.
oturma grevi yapmak
Law
58
Hukuk
sit-in protest
i.
oturma eylemi
59
Hukuk
(defendant) to sit in the dock
f.
sanık sandalyesine oturmak
Politics
60
Siyasal
sit in a plenary session
i.
genel kurul halinde toplanma
61
Siyasal
sit-in act
i.
oturma eylemi
Football
62
Futbol
sit in bench
f.
yedek kulübesinde beklemek
Card
63
İskambil
sit in
f.
(kart oyununda) el almak
64
İskambil
sit in
f.
oyunu yönetmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of sit-in
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy