messenger - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

messenger

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"messenger" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 30 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
messenger i. ulak
messenger i. elçi
messenger i. haber getiren kişi
General
messenger i. müstahdem
messenger i. kurye
messenger i. resul
messenger i. haberci
messenger i. ayak işlerine bakan kimse
messenger i. getir götürcü
messenger i. dini bir toplantıya atanan temsilci
messenger i. yerel kiliseden kongre sistemine bağlı bir unvanla dini toplantıya yollanan kimse
messenger i. özellikle klasik yunan oyunlarında görülen, sahne dışında gerçekleşmiş bir olayı iletmek üzere sahneye gelen karakter
messenger i. bir çıkrığa dolanmış ve her iki ucu birbirine bağlanmış ip veya zincir
messenger i. (gemiler arasında) ağır bir halatı çekmek için kullanılan daha hafif halat
messenger i. kaydırınca mekanizmayı harekete geçiren alet
messenger f. elçi ile göndermek
Technical
messenger i. haberci
messenger i. kılavuz kablo
messenger i. kurye
messenger i. taşıyıcı kablo
messenger i. ulak
Marine
messenger i. nansen şişesi gibi aletleri çalıştırmak için aşağıya bırakılan pirinç ağırlık
Biology
messenger i. biyolojik bir etkiye aracılık eden hormon gibi madde
messenger i. mesajcı rna
Religious
messenger i. peygamber
Military
messenger i. haberci
Archaic
messenger i. zemini hazırlayan kimse
messenger i. müjdeci
messenger i. selef
messenger i. öncel

"messenger" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fee for a messenger i. ayakteri
messenger airplane i. kurye uçağı
messenger pigeon i. posta güvercini
fee for a messenger i. ayak kirası
tip for a messenger i. ayak kirası
tip for a messenger i. ayakteri
messenger of the pope i. papa elçisi
messenger bag i. kurye çantası
messenger bag i. postacı çantası
messenger bag i. askılı çanta
messenger bag i. omuz çantası
messenger bag i. çapraz çanta
messenger boy i. ayakçı
messenger boy i. getir götür işlerine bakan çocuk
messenger bird i. haberci kuş
Idioms
shoot the messenger f. aracılık yapan/elçilik yapan kişiye kızmak
shoot the messenger f. aracılık yapan/elçilik yapan kişiyi cezalandırmak
Speaking
don't shoot the messenger expr. elçiye zeval olmaz
don't kill the messenger expr. elçiye zeval olmaz
Trade/Economic
bicycle messenger i. bisikletli kurye
bike messenger i. bisikletli kurye
messenger company i. kurye şirketi
express messenger i. özel ulak
express messenger i. özel kurye
special messenger i. özel ulak
Technical
messenger cable i. telefon kablosu ve elektrik ileten diğer kabloları destekleyen çelik kablo
messenger wire i. telefon kablosu ve elektrik ileten diğer kabloları destekleyen çelik kablo
Computer
bbm (blackberry messenger) i. blackberry marka telefonlarda kullanılabilen blackberry messenger adlı anlık mesajlaşma uygulaması
turn off messenger f. msn'i kapatmak
Aeronautic
messenger airplane i. kurye uçağı
Marine
messenger line i. kablo çekmek için kullanılan zincir veya halat
Medical
intracellular second messenger molecules i. hücre içi ikincil haberci moleküller
second messenger i. ikinci ulak
Biology
messenger-rna i. mesajcı rna
mrna (messenger rna) kısalt. mesajcı rna
mrna (messenger rna) kısalt. genetik bilgiyi hücrenin çekirdeğinden sitoplazmasındaki ribozomlara aktaran rna türü
Religious
messenger of allah i. allah'ın resulü
(the) messenger i. hz. muhammed
divine messenger i. tanrı'nın elçisi
Military
special messenger i. özel haberci
Theatre
messenger-speech i. habercinin anlatışı
Ornithology
messenger bird i. katip kuşu