Geçmiş

girişmek

"girişmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 49 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	girişmek	undertake f.
2	Yaygın Kullanım	girişmek	embark f.
General
3	Genel	girişmek	attack f.
4	Genel	girişmek	begin f.
5	Genel	girişmek	launch f.
6	Genel	girişmek	go at something f.
7	Genel	girişmek	plow f.
8	Genel	girişmek	tackle f.
9	Genel	girişmek	try f.
10	Genel	girişmek	beat somebody up f.
11	Genel	girişmek	enter f.
12	Genel	girişmek	enter into something f.
13	Genel	girişmek	make f.
14	Genel	girişmek	interfere f.
15	Genel	girişmek	tangle f.
16	Genel	girişmek	approach f.
17	Genel	girişmek	fall f.
18	Genel	girişmek	pitch into something f.
19	Genel	girişmek	begin beat f.
20	Genel	girişmek	proceed f.
21	Genel	girişmek	set about f.
22	Genel	girişmek	fling f.
23	Genel	girişmek	set f.
24	Genel	girişmek	knuckle down f.
25	Genel	girişmek	mount f.
26	Genel	girişmek	take up f.
27	Genel	girişmek	have a bash f.
28	Genel	girişmek	attempt f.
29	Genel	girişmek	start out f.
30	Genel	girişmek	imbark f.
31	Genel	girişmek	enter upon f.
32	Genel	girişmek	enter into f.
33	Genel	girişmek	set work f.
34	Genel	girişmek	set out to f.
35	Genel	girişmek	plough f.
36	Genel	girişmek	enterprise f.
37	Genel	girişmek	jump (off) f.
38	Genel	girişmek	commence f.
39	Genel	girişmek	fang [obsolete] f.
Phrasals
40	Öbek Fiiller	girişmek	take on f.
41	Öbek Fiiller	girişmek	bog in f.
42	Öbek Fiiller	girişmek	lay into f.
43	Öbek Fiiller	girişmek	lay to f.
Idioms
44	Deyim	girişmek	give the go-ahead f.
Law
45	Hukuk	girişmek	embark on f.
Politics
46	Siyasal	girişmek	initiate f.
Technical
47	Teknik	girişmek	attempt f.
Archaic
48	Eski Kullanım	girişmek	pretend f.
Slang
49	Argo	girişmek	tee off f.

"girişmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 253 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bile bile çok tehlikeli bir işe girişmek	knowingly undertake a risky business f.
2	Genel	bir işe cesaretle girişmek	take the bull by the horns f.
3	Genel	yemeğe girişmek	dig into f.
4	Genel	düşünmeden girişmek	rush f.
5	Genel	mücadeleye girişmek	clash f.
6	Genel	yemeğe girişmek	dig f.
7	Genel	ilk defa bir işe girişmek	break the ice f.
8	Genel	işe girişmek	set to work f.
9	Genel	savaşa girişmek	join battle f.
10	Genel	ortaklaşa girişmek	undertake something in partnership with f.
11	Genel	girişmek (kavga)	lay into f.
12	Genel	sıkı bir pazarlığa girişmek	drive a hard bargain f.
13	Genel	kavgaya girişmek	cut up rough f.
14	Genel	(bir işe vb) girişmek	get down f.
15	Genel	-e girişmek	enter on f.
16	Genel	-e girişmek	embark on f.
17	Genel	-e girişmek	enter upon f.
18	Genel	-e girişmek	enter into f.
19	Genel	-e girişmek	embark upon f.
20	Genel	-e girişmek	venture upon f.
21	Genel	-e girişmek	venture on f.
22	Genel	işe girişmek	pitch in f.
23	Genel	cesaret edip girişmek	venture f.
24	Genel	yarışmaya girişmek	break a lance f.
25	Genel	faaliyete girişmek	enter an action f.
26	Genel	ayrıntılara girişmek	enter into further detail f.
27	Genel	kanuni takibata girişmek	take legal proceedings f.
28	Genel	ayrıntılara girişmek	go in further detail f.
29	Genel	bir işe girişmek	take up a business f.
30	Genel	soyunmak (girişmek anlamında)	tackle f.
31	Genel	bir şeyi yapmaya girişmek	set about doing something f.
32	Genel	bir şeye girişmek	set about doing something f.
33	Genel	kanuni yollara girişmek	take legal steps f.
34	Genel	(savaşa) girişmek/tutuşmak	offer f.
35	Genel	at üzerinde mızrak oyununa yarışmaya girişmek	break a lance f.
36	Genel	savaşa girişmek	join battle f.
37	Genel	zor bir işe girişmek	enterprise f.
38	Genel	(bir işe, etkinliğe) büyük bir istekle girişmek	leap f.
39	Genel	kazanım elde etme umuduyla girişmek	hazard f.
40	Genel	aceleyle girişmek	rip f.
41	Genel	yumrukla girişmek	fisticuff f.
42	Genel	gayretle girişmek	strap [uk] f.
Phrasals
43	Öbek Fiiller	bir işe girişmek	break in f.
44	Öbek Fiiller	rastgele deyip girişmek	venture at f.
45	Öbek Fiiller	bir işe girişmek	go ahead f.
46	Öbek Fiiller	var gücüyle girişmek/koyulmak	buckle down f.
47	Öbek Fiiller	bir şeye girişmek	throw oneself into f.
48	Öbek Fiiller	bir şeye girmek/girişmek/başlamak	lead in f.
49	Öbek Fiiller	bir işe düşünmeden/hızla girişmek	plunge in f.
50	Öbek Fiiller	bir işe düşünmeden/hızla girişmek	rush into f.
51	Öbek Fiiller	bir işe girişmek	set about f.
52	Öbek Fiiller	bir şeye girişmek	launch into something f.
53	Öbek Fiiller	ciddiyetle bir işe girişmek	buckle down to f.
54	Öbek Fiiller	dört elle girişmek	buckle down to f.
55	Öbek Fiiller	hevesle girişmek	buckle down to f.
56	Öbek Fiiller	işe girişmek	lead off f.
57	Öbek Fiiller	istekle girişmek	launch into f.
58	Öbek Fiiller	(bir işe vb) girişmek	get down f.
59	Öbek Fiiller	kavgaya girişmek	face off f.
60	Öbek Fiiller	korkusuzca girişmek	dive in f.
61	Öbek Fiiller	(bir şeye) hevesle başlamak/girişmek	dive into (something) f.
62	Öbek Fiiller	(bir şeye) düşünmeden dalmak/girişmek	dive into (something) f.
63	Öbek Fiiller	yemeğe girişmek/gömülmek	dive into (something) f.
64	Öbek Fiiller	hevesle başlamak/girişmek	dive in f.
65	Öbek Fiiller	yemeğe girişmek/gömülmek	dive in f.
66	Öbek Fiiller	hevesle başlamak/girişmek	dive into f.
67	Öbek Fiiller	yemeğe girişmek/gömülmek	dive into f.
68	Öbek Fiiller	bir işe girişmek	get to something f.
69	Öbek Fiiller	hızlıca girişmek	jump on f.
70	Öbek Fiiller	(bir şeye/işe) girişmek	lay into (something) f.
71	Öbek Fiiller	(birine) girişmek	lay into (someone) f.
72	Öbek Fiiller	hevesle girişmek	wade into someone or something f.
73	Öbek Fiiller	hevesle girişmek	wade in someone or something f.
74	Öbek Fiiller	-e girişmek	jump in f.
75	Öbek Fiiller	(bir şeye) girişmek	plow into (something) f.
76	Öbek Fiiller	(bir şeye) şevkle/hevesle girişmek	plow into (something) f.
77	Öbek Fiiller	-e girişmek	plow into f.
78	Öbek Fiiller	-e şevkle/hevesle girişmek	plow into f.
79	Öbek Fiiller	işe girişmek	lay to f.
80	Öbek Fiiller	düşünmeden girişmek/dalmak	rush in f.
81	Öbek Fiiller	hazırlıksız girişmek/dalmak	rush in f.
82	Öbek Fiiller	düşünmeden girişmek/dalmak	rush into (something) f.
83	Öbek Fiiller	hazırlıksız girişmek/dalmak	rush into (something) f.
84	Öbek Fiiller	işe girişmek	turn to f.
85	Öbek Fiiller	her şeyiyle işe girişmek	lay about f.
86	Öbek Fiiller	'-e girişmek	start in on f.
87	Öbek Fiiller	birine/bir şeye girişmek	start in on someone or something f.
88	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) tekme tokat girişmek	wail on (someone or something) f.
89	Öbek Fiiller	birine girişmek	beat up on someone f.
90	Öbek Fiiller	(bir işe) girişmek	knuckle down (to something) f.
91	Öbek Fiiller	(bir şeye) paldır küldür dalmak/girişmek	bulldoze into (something) f.
92	Öbek Fiiller	(bir şeye) bodoslama dalmak/girişmek	bulldoze into (something) f.
93	Öbek Fiiller	(bir şeye) paldır küldür dalmak/girişmek	bulldoze through (something) f.
94	Öbek Fiiller	(bir şeye) bodoslama dalmak/girişmek	bulldoze through (something) f.
95	Öbek Fiiller	(bir şeye/işe) girişmek	embark on (something) f.
96	Öbek Fiiller	(bir şeye) girişmek	fall to (something) f.
97	Öbek Fiiller	(bir şeyi yapmaya) girişmek	get down to (doing something) f.
98	Öbek Fiiller	(birine) fena girişmek	go at (someone) f.
99	Öbek Fiiller	(birine) allah ne verdiyse girişmek	go at (someone) f.
100	Öbek Fiiller	(bir şeye) ortak girişmek	go in on (something) f.
101	Öbek Fiiller	(biriyle bir şeye) ortaklaşa girişmek/girmek	go in with someone (on something) f.
102	Öbek Fiiller	birine girişmek	have at someone f.
103	Öbek Fiiller	(bir işi yapmaya) girişmek	knuckle down to (do) (something) f.
104	Öbek Fiiller	canla başla (bir işi yapmaya) koyulmak/girişmek/odaklanmak	knuckle down to (do) (something) f.
105	Öbek Fiiller	kararlı bir şekilde (bir işi yapmaya) koyulmak/girişmek	knuckle down to (do) (something) f.
106	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) girişmek	lam into (someone or something) f.
107	Öbek Fiiller	(bir şeye) girişmek	light into (something) f.
108	Öbek Fiiller	(bir şeye) şevkle/hevesle girişmek	seize onto (something) f.
109	Öbek Fiiller	(bir şeye) şevkle/hevesle girişmek	seize on (something) f.
110	Öbek Fiiller	(bir şeye) şevkle/hevesle girişmek	seize upon (something) f.
111	Öbek Fiiller	yapmaya girişmek	set about doing f.
112	Öbek Fiiller	(bir şey yapmaya) girişmek	set out to (do something) f.
113	Öbek Fiiller	işe (bir şeyle) girişmek	start with (something) f.
114	Öbek Fiiller	hızla (bir şeye) girmek/girişmek	swing into (something) f.
115	Öbek Fiiller	gayretle/heyecanla (bir şeye) başlamak/girişmek	swing into (something) f.
116	Öbek Fiiller	(bir işe) girişmek	tear into (something) f.
117	Öbek Fiiller	(bir şey yapmaya) girişmek	undertake to (do something) f.
Colloquial
118	Konuşma Dili	işe koyulmak/girişmek	get busy f.
119	Konuşma Dili	mücadeleye girişmek	enter the lists f.
120	Konuşma Dili	(bir şeyi yapmaya) girişmek/kalkışmak/koyulmak	have at (something) f.
121	Konuşma Dili	(bir şeye) girişmek	have at (something) f.
122	Konuşma Dili	girişmek/kalkışmak	have at f.
123	Konuşma Dili	bir işe, göreve hemen girişmek	go to it f.
124	Konuşma Dili	bir işe, göreve tez elden girişmek	go to it f.
125	Konuşma Dili	hırsla/gayretle girişmek	pour it on f.
126	Konuşma Dili	yapmaya girişmek	set out to do f.
127	Konuşma Dili	(bir şey yapmaya) girişmek	set to work (doing something) f.
128	Konuşma Dili	(bir şey üzerinde) çalışmaya başlamak/girişmek	set to work (doing something) f.
Idioms
129	Deyim	düelloya girişmek	have (a man) out f.
130	Deyim	bir an önce işe girişmek/başlamak	skin the bear at once f.
131	Deyim	cebindeki son kuruşa kadar iddiaya girişmek	bet (one's) shirt on (something) f.
132	Deyim	başarı şansı olmayan bir işe girmek/girişmek	milk the bull f.
133	Deyim	başarı şansı olmayan bir işe girmek/girişmek	milk the ram f.
134	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe girişmek	catch a tiger by the tail f.
135	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe girişmek	have a wolf by the ears f.
136	Deyim	elinde iyi kartlarla bir işe girişmek	go in with good cards f.
137	Deyim	azimle girişmek	put one's hand to the plough f.
138	Deyim	biriyle elele verip bir işe girişmek	work hand in glove with somebody f.
139	Deyim	boyunu aşan işlere girişmek	get in over one's head f.
140	Deyim	başından büyük işe girişmek	bite off more than one can chew f.
141	Deyim	boyunu aşan işlere girişmek	be in over one's head f.
142	Deyim	bahse girişmek	put one's shirt on f.
143	Deyim	başından büyük işlere girişmek	bite off more than one can chew f.
144	Deyim	bir işe büyük bir istekle girişmek	come on strong f.
145	Deyim	birine karşı yasal işleme girişmek	take action against someone f.
146	Deyim	bir işe düşünmeden girişmek,bir işe aceleyle girişmek	rush headlong into something f.
147	Deyim	bir işe cesaretle girişmek	take the bull by the horns f.
148	Deyim	birine (sözlü olarak) girişmek/saldırmak (açtı ağzını yumdu gözünü)	let someone have it with both barrels f.
149	Deyim	bir işe girişmek/başlamak	get started on something f.
150	Deyim	bir işe girişmek	dip one's toe in the water f.
151	Deyim	bilgi edinmeden/sorup soruşturmadan girişmek	walk blindly into something f.
152	Deyim	bir işe cesaretle girişmek/kalkışmak	take the bull by the horns f.
153	Deyim	bir işe büyük bir istekle girişmek	come on like gangbusters f.
154	Deyim	bir işe girişmek	sink one's teeth into f.
155	Deyim	gözü kapalı girişmek	go off the deep end f.
156	Deyim	harekete girişmek	get cracking f.
157	Deyim	gözü kapalı girişmek	jump off the deep end f.
158	Deyim	gayretle girişmek	put one's hand to the plough f.
159	Deyim	gereksiz/boş bir işe girmek/girişmek	go on a fool's errand f.
160	Deyim	gereksiz/boş bir işe girmek/girişmek	be on a fool's errand f.
161	Deyim	işe girişmek	embark f.
162	Deyim	işe girişmek	put one's hand to the plow f.
163	Deyim	işe girişmek	venture forth f.
164	Deyim	işe girişmek	get one's finger out f.
165	Deyim	işe girişmek	pull one's finger out f.
166	Deyim	işe girişmek	get cracking f.
167	Deyim	işbirliğine girişmek	work hand in glove with somebody f.
168	Deyim	imkansız bir işe girişmek	square the circle f.
169	Deyim	kötü bir işe girişmek	get hands dirty f.
170	Deyim	pis bir işe girişmek	get hands dirty f.
171	Deyim	riski göze alarak bir işe girişmek	take the plunge f.
172	Deyim	tereddütü bırakıp işe girişmek	take the plunge f.
173	Deyim	(işe vb) girişmek	enter into f.
174	Deyim	zor bir işe girişmek	square the circle f.
175	Deyim	(birine ya da bir şeye) karşı mücadeleye girişmek	take up (the) cudgels against (someone or something) f.
176	Deyim	(bir şeye) girişmek	lift the curtain (on something) f.
177	Deyim	(bir şeye) girişmek	raise the curtain (on something) f.
178	Deyim	(bir şeye) girişmek	raise the curtain f.
179	Deyim	(bir şeye) girişmek	lift the curtain f.
180	Deyim	buz hokeyinde eldivenleri çıkarıp yumruklu kavgaya girişmek/yeltenmek	drop the gloves f.
181	Deyim	kavgaya tutuşmak/girişmek	drop the gloves f.
182	Deyim	yapamayacağı işlere girişmek	cut a fat hog f.
183	Deyim	bir işe girişmek	raise the curtain on something f.
184	Deyim	(bir şeye) girişmek	dip (one's) toe into (something) f.
185	Deyim	bir işe girişmek	dip one's toes into f.
186	Deyim	(bir şeyi yapmaya) ilk kez girişmek/kalkışmak	have a lash at (something) f.
187	Deyim	(bir şeyi yapmaya) girişmek/kalkışmak	have a pop at (something) [uk] f.
188	Deyim	(bir şeyi yapmaya) girişmek/kalkışmak	have a smack at (something) [uk] f.
189	Deyim	işine girişmek	set about your work f.
190	Deyim	işine girişmek	go/set about your work f.
191	Deyim	(bir şeye) girişmek	put (one's) hand to (something) f.
192	Deyim	-e girişmek	jump in with both feet f.
193	Deyim	-e girişmek	jump into the ring f.
194	Deyim	karmaşık, yabancı, yoğun bir şeye girişmek	jump off the deep end f.
195	Deyim	karmaşık, yabancı, yoğun bir şeye gözü kapalı girişmek	jump off the deep end f.
196	Deyim	azimle girişmek	put your hand to the plough f.
197	Deyim	gayretle girişmek	put your hand to the plough f.
198	Deyim	azimle girişmek	set your hand to the plough f.
199	Deyim	gayretle girişmek	set your hand to the plough f.
200	Deyim	bir işe girişmek	put (one's) toe in the water f.
201	Deyim	ucundan bir işe girişmek	put (one's) toe in the water f.
202	Deyim	bir şeye girişmek	get amongst it f.
203	Deyim	bir şeye girişmek	get amongst it f.
204	Deyim	(birine) girişmek	be at (one) hammer and tongs f.
205	Deyim	(bir işe) girişmek	be involved with (something) f.
206	Deyim	bir işe girişmek	dip a toe in the water [uk] f.
207	Deyim	bir işe girişmek	dip one's toe in the water [uk] f.
208	Deyim	savaşa girişmek	do/join battle f.
209	Deyim	günlük işlere başlamak/girişmek	face the day f.
210	Deyim	(birine/bir şeye) acımasızca girişmek/karşı koymak	fight (someone or something) tooth and claw f.
211	Deyim	kötü bir işe girişmek	get hands dirty and dirty hands; soil hands f.
212	Deyim	pis bir işe girişmek	get hands dirty and dirty hands; soil hands f.
213	Deyim	-e girişmek/başlamak	get started on f.
214	Deyim	'-e girişmek	get started on f.
215	Deyim	(bir işe) girişmek	get started on (something) f.
216	Deyim	işe girişmek	get your finger out f.
217	Deyim	zor/pis işlere girişmek	get your hands dirty f.
218	Deyim	işe girişmek	get/pull your finger out [uk] f.
219	Deyim	işe girişmek	go/set to work f.
220	Deyim	'-e girişmek/kalkışmak	have a lash at f.
221	Deyim	'-e girişmek/kalkışmak	have a smack at f.
222	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe girişmek	have a wolf by the ears f.
223	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe girişmek	have the wolf by the ears f.
224	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe girişmek	have a wolf by the ear f.
225	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe girişmek	have the wolf by the ear f.
226	Deyim	(bir işe) girişmek	make a start on (something) f.
227	Deyim	yardıma girişmek	pitch in and help f.
228	Deyim	işe girişmek	put hand to the plow f.
229	Deyim	(birine) girişmek	set about (one) [old-fashioned] f.
230	Deyim	-e girişmek	set your hand to f.
231	Deyim	-e girişmek	put your hand to f.
232	Deyim	işe girişmek	step to it f.
233	Deyim	bir işe cesaretle girişmek	take the bull by its horns f.
234	Deyim	bir şeye girişmek	turn your hand to something f.
235	Deyim	tekme tokat girişmek	beat up on f.
236	Deyim	hemen/hiç vakit kaybetmeden (bir işe girişmek)	waste no time in doing something expr.
237	Deyim	hemen/hiç vakit kaybetmeden (bir işe girişmek)	lose no time in doing something expr.
Law
238	Hukuk	kanuni yollara girişmek	sue f.
Politics
239	Siyasal	siyasi pazarlığa girişmek	bargain f.
Technical
240	Teknik	yeniden girişmek	re-embark f.
Military
241	Askeri	harbe girişmek	draw swords f.
242	Askeri	harekata girişmek	start military operation f.
Slang
243	Argo	bir işe girişmek/kalkışmak	get it on f.
244	Argo	(bir şeye/işe) girişmek	get it on (with somebody) f.
245	Argo	birine girişmek	beat the hell out of somebody/something f.
246	Argo	birine girişmek	knock the hell out of somebody/something f.
247	Argo	birine girişmek	kick the hell out of somebody/something f.
248	Argo	birine girişmek	beat the shit out of somebody/something f.
249	Argo	birine girişmek	knock the shit out of somebody/something f.
250	Argo	birine girişmek	kick the shit out of somebody/something f.
251	Argo	birine/bir şeyi girişmek	knock the hell out of someone or something f.
252	Argo	kavgaya girişmek	get some f.
British Slang
253	İngiliz Argosu	bir işe girişmek	have a dab at something f.