apple - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

apple

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"apple" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 13 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
apple i. elma
General
apple i. elmayı andıran nesne
apple i. elmaya benzeyen nesne
apple i. elmaya benzer obje
Gastronomy
apple i. elma
Botanic
apple i. gül familyasına mensup küçük bir yabani elma ağacının genellikle yuvarlak olan yenilebilir kırmızı veya sarı meyvesi
Slang
apple i. beyzbol topu
apple i. (hokeyde) asist
apple i. (hokeyde) takım arkadaşının gol atmasını sağlayan pas
apple i. aslında kızılderili olup beyaz gibi davranan, giyinen, konuşan kimse
apple i. amerikan yerlisi olup avrupalı gibi davranan kimse
apple i. göğüs
apple i. meme

"apple" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
General
jamaica apple i. jamaika elması
apple of eye i. gözbebeği
apple polisher i. yağcı
apple orchard i. elmalık
apple blight i. elma küfü
apple worm i. elma kurdu
balsam apple i. kudretnarı
forbidden apple i. yasak elma
cherry apple i. kirazelması
apple maggot i. elma kurdu
apple growers i. elma yetiştiricileri
thorn apple i. alıç
thorn apple i. tatula
crab apple i. yaban elması
thorn apple i. şeytanelması
apple polisher i. dalkavuk
madrona apple i. kocayemiş
toffee apple i. elmalı şeker
apple butter i. elma marmelatı
custard apple i. hintayvası
rose apple i. gülelması
green apple aphid i. yeşil elma biti
bitter apple i. ebucehilkarpuzu
the apple of someone's eye i. gözbebeği
candied apple i. şekerlenmiş elma
apple tree i. elma ağacı
elephant apple i. filelması
gall apple i. mazı
apple of discord i. anlaşmazlık konusu
apple of the eye i. gözbebeği
tart apple i. ekşi elma
sour apple i. ekşi elma
sharp apple i. ekşi elma
tahitian apple i. tahiti elması
bad apple i. yozlaşmış
bad apple i. çürük elma
apple-jack i. elma şarabından damıtılmış sert bir konyak türü
apple-jack i. elma şarabından damıtılmış konyak
apple-pie i. elmalı turta
apple-pie order i. düzenli olma
vi-apple i. tahiti elması
thorn-apple i. tatula
sugar-coated apple i. elma şekeri
toffee-apple i. elma şekeri
oak apple i. yaş mazı
apple peel i. elma kabuğu
apple skin i. elma kabuğu
apple basket i. elma sepeti
red apple i. kırmızı elma
apple cider i. elmalı içecek/meşrubat
baked apple i. pişirilmiş elma
custard apple i. hint ayvası
candied apple i. elma şekeri
taffy apple i. elma şekeri
candy apple i. elma şekeri
poison apple i. zehirli elma
juicy apple i. sulu elma
apple seller i. elma satıcısı
apple core i. elma çöpü
apple sauce [obsolete] [us] [canadian] i. saçmalık
eating apple i. çiğ olarak yenilebilen elma
queen apple i. bir elma türü
crab apple i. kırmızımsı bir turuncu tonu
apple core i. elma eşeleği
eat an apple f. elma yemek
pick apple f. elma toplamak
be the apple of one's eye f. gözbebeği olmak
upset the apple-cart f. pişmiş aşa su katmak
take a bite of apple f. elmadan bir ısırık almak
take a bite from the apple f. elmadan bir ısırık almak
bob at an apple f. ipte sallanan elma, vişne veya diğer yuvarlak meyveleri ısırmaya veya yakalamaya çalışmak
apple-polish f. yaltaklanmak
apple-polish f. dalkavukluk etmek
apple-polish f. yağ çekmek
apple-faced s. tabak gibi/yusyuvarlak yüzlü
apple-scented s. elma kokan
apple-shaped s. elmaya benzeyen
apple-sized s. elma büyüklüğünde olan
in apple pie order zf. çok düzenli
in apple-pie order zf. çok düzenli bir şekilde
Phrases
an apple cleft in two i. bir elmanın iki yarısı
Proverb
an apple a day keeps the doctor away günde bir elma doktoru uzak tutar
an apple a day keeps the doctor away günde bir elma doktoru uzakta tutar
rotten apple spoils the barrel bir kötünün bin iyiye zararı olur
rotten apple spoils the barrel sepetteki bir çürük elma tüm sepeti çürütür
rotten apple spoils the barrel üzüm üzüme baka baka kararır
rotten apple spoils the barrel körle yatan şaşı kalkar
the apple never falls far from the tree armut dibine düşer
an apple never falls far from the tree armut dibine düşer
the apple doesn't fall far from the tree armut dibine düşer
the apple doesn't fall far from the tree armut dibine düşermiş
a bad apple spoils the (whole) barrel üzüm üzüme baka baka kararır
a rotten apple spoils the (whole) bunch üzüm üzüme baka baka kararır
a rotten apple spoils the (whole) bushel üzüm üzüme baka baka kararır
a bad apple spoils the (whole) barrel körle yatan şaşı kalkar
a rotten apple spoils the (whole) bunch körle yatan şaşı kalkar
a rotten apple spoils the (whole) bushel körle yatan şaşı kalkar
a bad apple spoils the (whole) barrel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
a rotten apple spoils the (whole) bunch kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
a rotten apple spoils the (whole) bushel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
a bad apple spoils the (whole) barrel itle yatan bitle kalkar
a rotten apple spoils the (whole) bunch itle yatan bitle kalkar
a rotten apple spoils the (whole) bushel itle yatan bitle kalkar
a bad apple spoils the (whole) barrel bir baş soğan bir kazanı kokutur
a bad apple spoils the (whole) barrel balık baştan kokar
a rotten apple spoils the (whole) bushel bir baş soğan bir kazanı kokutur
a rotten apple spoils the (whole) bushel balık baştan kokar
a bad apple spoils the (whole) barrel bir baş soğan tüm kazanı kokutur
a rotten apple spoils the (whole) bushel bir baş soğan tüm kazanı kokutur
a bad apple spoils the (whole) barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
a rotten apple spoils the (whole) bushel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
a bad apple spoils the (whole) barrel bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
it takes one bad apple to spoil the (whole) barrel bir korkak bir orduyu bozar
it takes one bad apple to spoil the (whole) barrel bir baş soğan tüm kazanı kokutur
it takes one bad apple to spoil the (whole) barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
a bad apple spoils the (whole) barrel bir korkak bir orduyu bozar
a bad apple spoils the (whole) barrel bir baş soğan tüm kazanı kokutur
a bad apple spoils the (whole) barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
a bad apple spoils the (whole) barrel balık baştan kokar
a bad apple spoils the (whole) barrel üzüm üzüme baka baka kararır
a bad apple spoils the (whole) barrel benzeye benzeye yaz benzeye benzeye kış olur
a bad apple spoils the (whole) barrel isin yanına varan is misin yanına varan mis kokar
a bad apple spoils the (whole) barrel karga ile gezen boka konar
a bad apple spoils the (whole) barrel kötü arkadaştan kötü iyi arkadaştan iyi
a bad apple spoils the (whole) barrel itle yatan bitle kalkar
a rotten apple spoils the barrel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
a rotten apple spoils the barrel bir baş soğan bir/tüm kazanı kokutur
a rotten apple spoils the barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
a rotten apple spoils the barrel bir kötünün bin iyiye zararı olur
a rotten apple spoils the whole barrel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
a rotten apple spoils the whole barrel bir baş soğan bir/tüm kazanı kokutur
a rotten apple spoils the whole barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
a rotten apple spoils the whole barrel bir kötünün bin iyiye zararı olur
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch üzüm üzüme baka baka kararır
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch körle yatan şaşı kalkar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch itle yatan bitle kalkar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch bir baş soğan bir kazanı kokutur
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch balık baştan kokar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bunch bir korkak bir orduyu bozar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel üzüm üzüme baka baka kararır
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel körle yatan şaşı kalkar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel itle yatan bitle kalkar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel bir baş soğan bir kazanı kokutur
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel balık baştan kokar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
it takes one bad apple to spoil the (whole) bushel bir korkak bir orduyu bozar
one bad apple spoils the (whole) barrel üzüm üzüme baka baka kararır
one bad apple spoils the (whole) barrel körle yatan şaşı kalkar
one bad apple spoils the (whole) barrel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
one bad apple spoils the (whole) barrel itle yatan bitle kalkar
one bad apple spoils the (whole) barrel bir baş soğan bir kazanı kokutur
one bad apple spoils the (whole) barrel balık baştan kokar
one bad apple spoils the (whole) barrel bir baş soğan tüm kazanı kokutur
one bad apple spoils the (whole) barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
one bad apple spoils the (whole) barrel bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
one bad apple spoils the (whole) barrel bir korkak bir orduyu bozar
one bad apple spoils the (whole) barrel benzeye benzeye yaz benzeye benzeye kış olur
one bad apple spoils the (whole) barrel karga ile gezen boka konar
one bad apple spoils the (whole) bunch üzüm üzüme baka baka kararır
one bad apple spoils the (whole) bunch körle yatan şaşı kalkar
one bad apple spoils the (whole) bunch kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
one bad apple spoils the (whole) bunch itle yatan bitle kalkar
one bad apple spoils the (whole) bunch bir baş soğan bir kazanı kokutur
one bad apple spoils the (whole) bunch balık baştan kokar
one bad apple spoils the (whole) bunch bir baş soğan tüm kazanı kokutur
one bad apple spoils the (whole) bunch çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
one bad apple spoils the (whole) bunch bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
one bad apple spoils the (whole) bunch bir korkak bir orduyu bozar
one bad apple spoils the (whole) bunch benzeye benzeye yaz benzeye benzeye kış olur
one bad apple spoils the (whole) bunch karga ile gezen boka konar
one bad apple spoils the (whole) bushel üzüm üzüme baka baka kararır
one bad apple spoils the (whole) bushel körle yatan şaşı kalkar
one bad apple spoils the (whole) bushel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
one bad apple spoils the (whole) bushel itle yatan bitle kalkar
one bad apple spoils the (whole) bushel bir baş soğan bir kazanı kokutur
one bad apple spoils the (whole) bushel balık baştan kokar
one bad apple spoils the (whole) bushel bir baş soğan tüm kazanı kokutur
one bad apple spoils the (whole) bushel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
one bad apple spoils the (whole) bushel bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
one bad apple spoils the (whole) bushel bir korkak bir orduyu bozar
one bad apple spoils the (whole) bushel benzeye benzeye yaz benzeye benzeye kış olur
one bad apple spoils the (whole) bushel karga ile gezen boka konar
one rotten apple spoils the (whole) barrel bir baş soğan bir kazanı kokutur
one rotten apple spoils the (whole) barrel balık baştan kokar
one rotten apple spoils the (whole) barrel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
one rotten apple spoils the (whole) barrel bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
one rotten apple spoils the (whole) barrel bir korkak bir orduyu bozar
one rotten apple spoils the (whole) barrel üzüm üzüme baka baka kararır
one rotten apple spoils the (whole) barrel körle yatan şaşı kalkar
one rotten apple spoils the (whole) barrel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
one rotten apple spoils the (whole) barrel itle yatan bitle kalkar
one rotten apple spoils the (whole) bunch bir baş soğan bir kazanı kokutur
one rotten apple spoils the (whole) bunch balık baştan kokar
one rotten apple spoils the (whole) bunch çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
one rotten apple spoils the (whole) bunch bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
one rotten apple spoils the (whole) bunch bir korkak bir orduyu bozar
one rotten apple spoils the (whole) bunch üzüm üzüme baka baka kararır
one rotten apple spoils the (whole) bunch körle yatan şaşı kalkar
one rotten apple spoils the (whole) bunch kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
one rotten apple spoils the (whole) bunch itle yatan bitle kalkar
one rotten apple spoils the (whole) bushel bir baş soğan bir kazanı kokutur
one rotten apple spoils the (whole) bushel balık baştan kokar
one rotten apple spoils the (whole) bushel çürük bir elma sepettekilerin tümünü bozar
one rotten apple spoils the (whole) bushel bir uyuz keçi bir sürüyü boklar
one rotten apple spoils the (whole) bushel bir korkak bir orduyu bozar
one rotten apple spoils the (whole) bushel üzüm üzüme baka baka kararır
one rotten apple spoils the (whole) bushel körle yatan şaşı kalkar
one rotten apple spoils the (whole) bushel kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
one rotten apple spoils the (whole) bushel itle yatan bitle kalkar
the apple does not fall far from the tree armut dibine düşer
the apple does not fall far from the tree armut dibine düşermiş
Colloquial
apple of my eye i. gözümün bebeği
apple islander [australia] i. tazmanyalı kimse
apple isle [australia] i. tazmanya
apple-pie order i. son derece düzenli olma
apple-polishing i. yaltakçılık
apple-polishing i. yağcılık
apple-polishing i. dalkavukluk
apple-squire i. kadın satıcısı
apple-squire i. pezevenk
balsam apple i. yalancı portakal
apple of sodom i. boş eğlenme
apple of sodom i. boş alay
alley apple i. at gübresi
alley apple i. tezek
alley apple i. sokaklardaki oynak tuğla ya da taş
alley apple i. gevşemiş döşeme taşı
the big apple i. manhattan
apple-pie s. mükemmel
apple-pie s. amerikan geleneklerine uygun
easy as apple pie expr. çok kolay
apple fell expr. elma düştü
Idioms
alley apple i. at pisliği
alley apple i. yol üzerindeki ufak taşlar veya taş kırıntıları/döküntüleri
second bite of the apple i. ikinci bir şans/fırsat
wise apple i. ukala
wise apple i. ukala dümbeleği
wise apple i. çokbilmiş
wise apple i. bilgiçlik taslayan kişi
second bite of the apple i. ikinci bir şans/fırsat
second bite of the apple i. başka bir şans/fırsat
a bad/rotten apple i. bir gruptaki en kötü/başarısız tip
the apple of discord i. çatışma nedeni
a rotten apple i. çürük elma
a bad apple i. çürük elma
the apple of one's eye i. göz bebeği
the apple of discord i. kavgaya yol açan davranış
big apple i. new york
the apple of discord i. savaş sebebi
apple-polisher i. yalaka
the apple of someone's eye i. (birisi için) gözbebeği
a bad/rotten apple i. çürük elma
a rotten apple i. çürük elma
a rotten apple i. kendisi kötü olup etrafını da kötü etkileyen kimse
a bad apple i. çürük elma
a bad apple i. kendisi kötü olup etrafını da kötü etkileyen kimse
apple of i. kıymetlisi
apple of i. göz bebeği
apple of i. favorisi
apple of (someone's eye) i. (birinin) göz bebeği
apple of (someone's eye) i. (birinin) gözdesi
apple of (someone's eye) i. (birinin) kız arkadaşı/erkek arkadaşı
apple of (someone's eye) i. (birinin) sevgilisi
apple of one's eye i. birinin göz bebeği
apple of one's eye i. birinin gözdesi
the apple of one's eye i. birinin göz bebeği
the apple of one's eye i. birinin gözdesi
the apple of your eye i. göz bebeği
trade off the orchard for an apple f. ayrıntılarla uğraşırken büyük resmi göz ardı etmek
trade off the orchard for an apple f. ayrıntılarda boğulup büyük resmi kaçırmak
trade off the orchard for an apple f. çayda/bir kaşık suda boğulup denizi görememek
upset the apple-cart f. bir çuval inciri berbat etmek
put something in apple-pie order f. bir şeyi iyice derleyip toplamak (toparlamak)
get something in apple-pie order f. bir şeyi iyice derleyip toplamak (toparlamak)
upset the apple-cart f. bir planı bozmak
put something in apple-pie order f. düzgün ve tertipli bir şekilde/muntazaman yerleştirmek
get something in apple-pie order f. düzgün ve tertipli bir şekilde/muntazaman yerleştirmek
polish the apple f. göklere çıkarmak
be the apple of someone's eye f. gözünün bebeği olmak
polish the apple f. övmek
polish the apple f. kompliman yapmak
polish the apple f. pohpohlamak
polish the apple f. yağ yakmak
polish the apple f. yağ çekmek
be as american as apple pie f. tamamen amerikan özellikleri taşımak
be as american as apple pie f. tipik amerikan olmak
be as american as apple pie f. tam bir amerikalı olmak
be as american as apple pie f. tipik amerikalı olmak
be as american as apple pie f. tam bir amerikan olmak
upset the apple cart f. bir çuval inciri berbat etmek
upset the apple cart f. bir planı/birinin planını bozmak
upset the apple cart f. bir planı/birinin planını suya düşürmek
upset the apple cart f. bir şeyin işleyişini/düzenini bozmak
upset somebody's apple cart f. bir çuval inciri berbat etmek
upset somebody's apple cart f. bir planı/birinin planını bozmak
upset somebody's apple cart f. bir planı/birinin planını suya düşürmek
upset somebody's apple cart f. bir şeyin işleyişini/düzenini bozmak
motherhood and apple pie s. amerikan ev yaşamının tüm özelliklerine sahip
(as) easy as apple pie s. çok temel
(as) easy as apple pie s. çok basit
(as) easy as apple pie s. işten bile değil
(as) easy as apple pie s. çocuk oyuncağı
(as) easy as apple pie s. çantada keklik
american as apple pie s. tamamen amerikan özellikleri taşıyan
american as apple pie s. tipik amerikan
american as apple pie s. tam bir amerikan
american as apple pie s. amerikan yaşam tarzını, ilgi alanlarını, düşünce yapısını yansıtan/gösteren
american as apple pie s. amerikan yaşam tarzına, ilgi alanlarına, düşünce yapısına emsal
american as apple pie s. tam amerikayı yansıtan
american as apple pie s. tamamen amerikan özellikleri taşıyan
american as apple pie s. tipik amerikan
american as apple pie s. tam bir amerikan
american as apple pie s. amerikan yaşam tarzını, ilgi alanlarını, düşünce yapısını yansıtan/gösteren
american as apple pie s. amerikan yaşam tarzına, ilgi alanlarına, düşünce yapısına emsal
american as apple pie s. tam amerikayı yansıtan
apple pie order s. düzenli
apple pie order s. derli toplu
apple pie order s. iyi organize olmuş
apple-pie order expr. derli toplu
in apple-pie order expr. düzen içerisinde
as easy as apple pie expr. çok kolay
in apple-pie order expr. çok düzenli
easy as (apple) pie expr. çocuk oyuncağı
(one) smart apple expr. çok zeki/akıllı biri
in apple-pie order expr. her şeyi yerli yerinde
an apple a day keeps the doctor away expr. elma girmeyen eve doktor girer
in apple-pie order expr. her şeyiyle düzenli
the rotten apple injures its neighbours expr. körle yatan şaşı kalkar
as american as apple pie expr. tam bir amerikan
as american as apple pie expr. tipik amerikalı
as american as apple pie expr. tam bir amerikalı
as american as apple pie expr. tipik amerikan
as american as apple pie expr. tamamen amerikan özellikleri taşıyan
in apple-pie order expr. titizlikle düzenlenmiş
in apple-pie order expr. yerli yerinde
as american as mom and apple pie expr. tamamen amerikan özellikleri taşıyan
as american as mom and apple pie expr. tipik amerikan
as american as mom and apple pie expr. tam bir amerikalı
as american as mom and apple pie expr. tam amerikayı yansıtan
as american as mom and apple pie expr. tipik amerikalı
as american as mom and apple pie expr. tam bir amerikan
as american as motherhood and apple pie expr. tamamen amerikan özellikleri taşıyan
as american as motherhood and apple pie expr. tipik amerikan
as american as motherhood and apple pie expr. tam bir amerikalı
as american as motherhood and apple pie expr. tam amerikayı yansıtan
as american as motherhood and apple pie expr. tipik amerikalı
as american as motherhood and apple pie expr. tam bir amerikan
an apple a day [cliché] expr. günde bir elma (doktoru uzak tutar)
an apple a day [cliché] expr. günde bir elma (sağlığa iyi gelir)
an apple a day [cliché] expr. sağlıklı alışkanlıklar ileride yaşanacak sağlık problemlerini önler
an apple a day [cliché] expr. günde bir elma (doktoru uzak tutar)
an apple a day [cliché] expr. günde bir elma (sağlığa iyi gelir)
an apple a day [cliché] expr. sağlıklı alışkanlıklar ileride yaşanacak sağlık problemlerini önler
apple a day expr. günde bir elma (doktoru uzak tutar)
apple a day expr. sağlıklı alışkanlıklar ileride yaşanacak sağlık problemlerini önler
mom and apple pie expr. tam amerikayı yansıtan bir değer, inanç, özellik, prensip
mom and apple pie expr. tam bir amerikan prensibi, özelliği, değeri, inancı
Speaking
don't upset the apple-cart expr. sisteme karşı gelme
I ate an apple expr. elma yedim
Tourism
apple-pie bed [brit] i. çarşafları kişinin yatağa girmesini engelleyecek şekilde karyola kenarlarına sıkıştırma
Computer
apple events i. apple olayları
open apple key i. açık elma tuşu
apple iTunes i. apple firmasının ürettiği ücretsiz bir müzik oynatıcı
apple extended keyboard i. apple genişletilmiş klavye
apple desktop bus i. apple masaüstü yolu
apple menu items i. elma menüsü öğeleri
apple key i. elma tuşu
apple menu i. elma menüsü
apple-jack i. macosx'de tek kullanıcı modundaki arızaları gideren bir kullanıcı arayüzü
authorized apple dealer i. yetkili apple satıcısı
apple encrypted s. apple şifreli
Dyeing
apple green i. açık ila koyu sarımsı yeşil arasında kalan bir renk
apple-green i. açık ila koyu sarımsı yeşil arasında kalan bir renk
Aeronautic
green apple i. acil durum oksijen sistemi düğmesi
Anatomy
adams apple i. adem elması
adams apple i. gırtlak çıkıntısı
adam's apple i. tiroid kıkırdağı
adam's apple i. adem elması
adam's apple i. gırtlak çıkıntısı
Parasitology
green apple aphid (aphis pomi) i. elma yeşil yaprak biti
green apple aphid (aphis pomi) i. elma yapraklarını yiyerek kıvrılmalarına neden olan bir yaprak biti
apple aphid i. elma yeşil yaprak biti
apple aphid i. elma yapraklarını yiyerek kıvrılmalarına neden olan bir yaprak biti
Food Engineering
drinks containing apple juice i. elma suyu içeren içecekler
apple juice concentrate i. elma suyu konsantresi
stewed apple i. elma kompostosu
waxed apple i. mumlu elma
Gastronomy
caramel apple i. karamelle kaplanmış elma şekeri
apple corer i. elma oyacağı
apple jack i. amerika’da yapılan bir elma brendisi
clear apple juice i. berrak elma suyu
cloudy apple juice i. bulanık elma suyu
apple sauce i. elma sosu
apple puree i. elma püresi
apple cider vinegar i. elma sirkesi
apple cake i. elmalı kek
apple jelly i. elma jölesi
apple pie i. elmalı tart
apple tea i. elma çayı
stewed apple compote i. elma kompostosu
apple juice i. elma suyu
dried apple i. elma kurusu
apple corer i. elma oyacağı
apple tart i. elmalı tart
apple cider i. elma şırası
apple juice concentrate i. elma suyu konsantresi
apple marmelade i. elma marmeladı
apple compote i. elma kompostosu
apple strudel i. elmalı strudel
concentrated apple juice i. elma suyu konsantresi
sour apple i. ekşi elma
apple crumble i. kırıntılı elma tatlısı
muscatel apple i. misket elması
peanut apple salad i. yerfıstıklı elma salatası
apple brandy i. elma suyundan yapılan brendi
apple dumpling i. elma mantısı
apple dumpling i. etrafı hamurla kaplı elma
apple fritter i. elmalı hamur kızartması
apple pandowdy i. kenarları kıtır, içi pişmiş ve dilimli elmayla dolu tatlı
apple turnover i. elma dolgulu turta
apple wine i. elma şarabı
potato apple i. patates yemişi
kai apple [south africa] i. turşu ve konservesi yapılan, kokusu ve tadı kayısıya benzer bir meyve
dessert apple i. genellikle çiğ tüketilmek üzere kullanılan elma
cooking apple i. yemeklerde kullanılmaya uygun elma
apple-flavored s. elma aromalı
Zoology
apple maggot i. elmaların içinde beslenen larva
apple maggot i. elma kurdu
apple snail i. elma salyangozu
Botanic
adam's apple i. tropikal bir ağaç
adam's apple i. tabernaemontana divaricata
apple blossom tree i. güneydoğu asya ve hawai'de yetişen yaprak döken bir süs ağacı
ackee apple i. ake
ackee apple i. ake elması
cashew apple i. kaju elması
cashew apple i. kaju meyvesi
cedar-apple rust i. pas mantarının sebep olduğu bitki hastalığı
emu apple i. nektarin büyüklüğünde asidik meyve veren bir avustralya ağacı
apple geranium i. kokulu yuvarlak yaprakları ve küçük beyaz çiçekleri olan bir sardunya
apple of peru (nicandra physaloides) i. güney amerika'da yetişen, mavi-beyaz çiçekleri olan kaba bir ot
thorn apple (datura stramonium) i. boru çiçeği
alligator apple i. batı hint adalarına özgü anona palustris ağacının meyvesi
american crab apple (malus coronaria) i. amerika'nın doğusunda yetişen pembe çiçekleri ve küçük sarı meyveleri olan orta boy bir ağaç
pine apple i. ananas
star apple i. batı hint adaları ve orta amerika'da yetişen yaprak dökmeyen bir ağaç
torn-apple i. boru çiçeği
downy thorn-apple i. boru çiçeği
common thorn apple i. boru çiçeği
apple of peru i. boruçiçeği
apple of peru i. boru çiçeği
common thorn apple i. boruçiçeği
crab apple i. çiçek elması
apple mint i. elma nanesi
apple tree i. elma ağacı
orchard apple tree i. elma ağacı
adam's apple i. hindistan ve tayland'da yetişen parlak yeşil yapraklı sadece gece çiçek açan bir bitki
cashew apple i. kaju fıstığı
apple of peru i. peru elması
mad apple i. patlıcan
common thorn apple i. şeytanelması
apple melon i. şamama
apple of peru i. şeytan elması
crab apple i. süs elması
common thorn apple i. şeytan elması
apple of peru i. şeytanelması
common thorn apple i. tatula
otaheite apple i. tahiti elması
apple of peru i. tatula
thorn apple i. tatula
sorb apple tree i. üvez
sorb apple i. üvez
balsam apple i. eski dünya'nın tropik bölgelerine özgü, meyvesi sebze olarak kullanılan otsu tek yıllık bir asma
sugar apple i. kalın pullu kabukları ve parlak siyah tohumları olan tatlı ve etli bir tropikal meyve
pond apple (annona glabra) i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen yenilebilir meyvesi olan yaprak dökmeyen bir ağaç
pond-apple tree i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen yenilebilir meyvesi olan yaprak dökmeyen bir ağaç
alligator apple i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen yenilebilir meyvesi olan yaprak dökmeyen bir ağaç
swamp apple i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen yenilebilir meyvesi olan yaprak dökmeyen bir ağaç
monkey apple i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen yenilebilir meyvesi olan yaprak dökmeyen bir ağaç
prickly custard apple i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen büyük ve etli meyvesi olan bodur bir ağaç
custard apple (annona reticulata) i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen tüylü kalp şeklinde tropikal meyvesi olan bodur bir ağaç
sugar-apple (annona squamosa) i. şeker-elma
sugar-apple (annona squamosa) i. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen, kalın ve pullu kabuğu ve parlak siyah tohumları olan bir meyve ağacı
custard-apple family i. esasen tropik ağaç veya çalılardan oluşan bir familya
apple (malus pumila) i. elma ağacı
apple canker i. elma küfü
apple box (eucalyptus bridgesiana) i. kalp şeklinde yaprakları ve konik meyveleri olan bir avustralya süs ağacı
apple gum i. kalp şeklinde yaprakları ve konik meyveleri olan bir avustralya süs ağacı
apple mint (mentha suaveolens) i. güney ve batı avrupa'da yetişen sapları elma kokulu bir nane
apple nut i. güney amerika palmiyesinin fındık benzeri tohumları
apple of love (lycopersicum esculentum) i. domates
apple rust (gymnosporangium juniperi-virginianae) i. pas mantarının neden olduğu, elma ve armut ağaçlarında görülen bir bitki hastalığı
juniper-apple rust i. pas mantarının neden olduğu, elma ve armut ağaçlarında görülen bir bitki hastalığı
cedar-apple rust i. pas mantarının neden olduğu, elma ve armut ağaçlarında görülen bir bitki hastalığı
earth apple i. kuzey amerika'da yetişen, sarı çiçekleri ve yenebilir yumruları olan bir ayçiçeği
apple pear i. naşhi armudu
apple pear i. çin'e özgü, yenilebilir, yuvarlak, sert, sulu meyvesi için yaygın yetiştirilen bir bitki
malay apple (syzygium malaccense) i. malay elması