büyüme - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

büyüme



Sens de "büyüme" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 35 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
büyüme accretion n.
büyüme growth n.
General
büyüme juvenescence n.
büyüme accrual n.
büyüme development n.
büyüme enlargement n.
büyüme growing n.
büyüme upgrowth n.
büyüme increase n.
büyüme growth n.
büyüme expansion n.
büyüme extension n.
büyüme grow-out n.
büyüme swelling n.
büyüme blowing up n.
büyüme accruement n.
büyüme enlargedness n.
büyüme majoration n.
büyüme buildup n.
büyüme diduction [obsolete] n.
büyüme outgrowth n.
Trade/Economic
büyüme expansion n.
büyüme accretion n.
büyüme augmentation n.
büyüme growth n.
Law
büyüme aggravation n.
Politics
büyüme economic growth n.
Technical
büyüme rust n.
Construction
büyüme dilation n.
Medical
büyüme extension n.
Chemistry
büyüme grow n.
Archaic
büyüme ampliation n.
büyüme upspring n.
Slang
büyüme adulting n.
Modern Slang
büyüme adultivity n.

Sens de "büyüme" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
fazla büyüme outgrowth n.
büyüme etkisi effect of growth n.
hızlı büyüme durumu growthiness n.
üstel büyüme exponential growth n.
ekonomik büyüme economic growth n.
aşırı büyüme overgrowth n.
fazla büyüme overgrowth n.
büyüme gayreti growth industry n.
iktisadi büyüme economic growth n.
bölgesel büyüme territorial expansion n.
normalden fazla büyüme excrescency n.
doğma büyüme born and bred n.
çığ gibi büyüme snowballing n.
büyüme çağı adolescence n.
büyüme ekonomileri economies of growth n.
beraber büyüme ankylosing n.
büyüme süreci growth process n.
hızlı büyüme boom n.
yeni maddeler katılması ile büyüme accretion n.
mantar gibi büyüme mushroom growth n.
etkin büyüme active growth n.
etkin büyüme effective expansion n.
bölgesel büyüme regional expansion n.
toplumsal büyüme social growth n.
aşırı büyüme hypertrophy n.
tekrar büyüme regrowth n.
yıllık büyüme annual growth n.
negatif büyüme negative growth n.
olağanüstü büyüme phenomenal growth n.
aşırı büyüme outgrowth n.
bitki gibi büyüme vegetation n.
büyüme koridoru growth corridor n.
kentsel büyüme urban growth n.
katlanarak büyüme incremental growth n.
artmış büyüme increased growth n.
iç içe/beraber büyüme intergrowth n.
önemli bir büyüme a considerable growth n.
kayda değer bir büyüme a considerable growth n.
organik büyüme organic growth n.
yangın büyüme oranı fire growth rate n.
büyüme durumu growth state n.
sektörel büyüme sectoral growth n.
büyüme süreci accrument n.
sürekli büyüme accrescence n.
bağlı büyüme accrescence n.
büyüme koşulları growing conditions n.
sağlıklı büyüme sağlayacak nitelikleri taşıma nutritiveness n.
daha fazla büyüme veya gelişmeyi teşvik eden çekirdek veya başlangıç birikimi nest egg n.
tek merkez noktalı büyüme unicentral development n.
tek bir merkez noktanın etrafında olan büyüme unicentral development n.
çabuk büyüme epidemic n.
eskiden büyüme ve beslenmeyi kontrol ettiği düşünülen bir yaşam gücü bathmism n.
büyüme süreci making n.
(organizmanın) büyüme tarzı habitus n.
aşırı büyüme bloat n.
anormal büyüme misgrowth n.
biçimsiz büyüme misgrowth n.
büyüme ağrısı growing pains n.
büyüme çağında yaşanan duygusal zorluklar growing pains n.
şirketin kuruluş ve büyüme sürecinde yaşanan sorunlar growing pains n.
büyüme aşaması growth n.
tam büyüme growth n.
büyüme süreci growth n.
birlikte büyüme connascence n.
birlikte büyüme connascency n.
birlikte büyüme coalescency [obsolete] n.
büyüme kapasitesi come-out n.
beraber büyüme concrement n.
büyüme merkezi cytoblast n.
içe doğru büyüme ingrownness n.
sıvı yüzeyinde gelişen bakteriyel büyüme pellicle n.
büyüme süreci outgrowth n.
doğada büyüme ve değişim ilkesi physis n.
büyüme ve değişim kaynağı physis n.
büyüme öncesi dönem pregrowth n.
erken büyüme prematurity n.
zamansız büyüme prematurity n.
büyüme kaynağı seedbed n.
yeni büyüme sprout n.
anormal büyüme superexcrescence n.
anormal büyüme supergrowth n.
aşırı büyüme supergrowth n.
çok hızlı büyüme supergrowth n.
iki ayrı unsurun birlikte büyüme eğilimi symphytism n.
büyüme payı room to grow n.
büyüme göstermek achieve growth v.
büyüme sağlamak achieve growth v.
büyüme kaydetmek achieve growth v.
(büyüme, bakım veya işletim için) gerekli öğeyi sağlamak feed v.
doğma büyüme born and raised in adj.
doğma büyüme native adj.
doğma büyüme native born adj.
doğma büyüme born and raised adj.
büyüme ile ilgili progressional adj.
doğma büyüme native-born adj.
büyüme ağırlıklı growth-weighted adj.
büyüme geliştirici growth-enhancing adj.
büyüme arttırıcı growth-enhancing adj.
büyüme odaklı growth-based adj.
tek merkez noktalı (büyüme/gelişme) unicentral adj.
tek bir orta noktanın etrafında olan (büyüme/gelişme) unicentral adj.
doğma büyüme olmayan unnative adj.
eskiden büyüme ve beslenmeyi kontrol ettiği düşünülen bir yaşam gücüyle ilgili bathmic adj.
büyüme ile ilgili vegetive [obsolete] adj.
büyüme veya beslenme ile ilgili vegetive [obsolete] adj.
büyüme veya beslenme işlevi olan vegetive [obsolete] adj.
düşük fakat stabil büyüme hızına sahip mature adj.
büyüme gücüne sahip metabolic adj.
(bitkinin) beslenme ve büyüme fonksiyonları ile ilgili metabolic adj.
(bitkinin) beslenme ve büyüme fonksiyonlarına ait metabolic adj.
büyüme için uygun koşullar gerektiren miffy adj.
büyüme anlamı veren son ek -trophy suf.
tahribatsız büyüme engelleyici madde anlamına gelen bir son ek -stat suf.
Phrases
birinin büyüme çağı süresince throughout one's entire upbringing expr.
Colloquial
doğma büyüme born and bred expr.
Idioms
zamanla büyüme/gelişme slow burn n.
büyüme fırsatı growth opportunity n.
büyüme deneyimi growth experience n.
çocuklarda büyüme esnasında çekilen eklem/uzuv ağrıları growing pains n.
büyüme sancıları growing pains n.
amerika'nın büyüme dönemi olan 19. ve 20. yüzyıl'daki batı amerika the wild and woolly west n.
büyüme sancıları çekmek have growing pains v.
(büyüme/satışlarda artış vs sonrası) bir durgunluk dönemine girmek hit a plateau v.
doğma büyüme by birth and upbringing expr.
doğma büyüme born and bred expr.
Speaking
asla büyüme never grow up expr.
Trade/Economic
(özellikle doğu asya'da) hızlı ekonomik büyüme sağlayan ülke tiger n.
hazine yatırımı büyüme gelirleri tigr (treasury investment growth receipts) n.
yoksullara yönelik büyüme pro-poor growth n.
akıllı büyüme smart growth n.
artan hayat standardı eşliğinde ekonomisi hızlı bir büyüme gösteren ülke ekonomisi tiger economy n.
aşağı yönde büyüme downgrowth n.
aşırı ticareti artırıcı yönlü büyüme ultra-pro-trade-biased growth n.
aşırı ticareti azaltıcı yönlü büyüme ultra-anti-trade-biased growth n.
büyüme seçenekleri growth options n.
büyüme strateji matrisi ansoff matrix n.
büyüme fonu growth fund n.
büyüme ve kalkınma growth and development n.
büyüme oranı rate of growth n.
büyüme pazarı growth market n.
büyüme teorisi growth theory n.
büyüme kutbu pole of growth n.
büyüme zemini growth platform n.
büyüme açığı growth gap n.
büyüme ve istihdam stratejisi growth and employment strategy n.
büyüme etkisi effect of growth n.
büyüme eğrisi growth curve n.
büyüme amaçlı fonlar growth funds n.
büyüme formülü growth formula n.
büyüme potansiyeli growth potential n.
büyüme oranı growth rate n.
büyüme stratejisi growth strategy n.
büyüme faktörü growth factor n.
büyüme kutupları growth poles n.
büyüme aşaması growth stage n.
bölgesel büyüme regional growth n.
bileşik büyüme oranı compound rate of growth n.
büyüme açığı growth deficit n.
büyüme hızı growth rate n.
büyüme planı growth plan n.
büyüme-pazar payı matrisi growth-share matrix n.
büyüme platformu growth platform n.
büyüme hızı rate of growth n.
büyüme eğilimi growth tendency n.
büyüme eğilimi growth trend n.
büyüme hızı rate of growth n.
bir firmanın gelir tablosunun ilk satırında yer alan brüt satışların ya da brüt gelirin artışına bağlı büyüme top line growth n.
büyüme hızında yavaşlama deceleration in the growth rate n.
büyüme trendi growth trend n.
büyüme teorisi theory of growth n.
büyüme ihtiyacı growth need n.
büyüme muhasebesi growth accounting n.
büyüme hedefi growth target n.
büyüme payı growth share n.
büyüme strateji matrisi product-market growth matrix n.
büyüme stratejileri growth strategies n.
çok yönlü dağılma ile büyüme diversified conglomerate growing n.
dışa dönük büyüme outward-oriented growth n.
dengeli büyüme balanced growth n.
dengesiz büyüme unbalanced growth n.
dışa açık büyüme outward oriented growth n.
dengeli büyüme balanced growth n.
devasa büyüme substantial growth n.
dengesiz büyüme unbalanced growth n.
dikey büyüme vertical growing n.
doğal büyüme oranı natural rate of growth n.
düzgün durumlu büyüme oranı steady-state growth rate n.
ekonomik büyüme economic growth n.
ekonomik büyüme oranı economic growth rate n.
entansif büyüme vertical expansion n.
ekonomik büyüme hızı economic growth rate n.
ekonomik büyüme economic boost n.
endüstriyel büyüme industrial growth n.
endüstrilerin de doğma, büyüme, olgunluk ve gerileme aşamalarından geçmekte olduklarını öne süren görüş industry life cycle hypothesis n.
ekonomik büyüme economic growth n.
ekonomik büyüme dönemi boomer n.
fakirleştiren büyüme immiserizing growth n.
fakirleşen büyüme immiserizing growth n.
göreli büyüme relative growth n.
gerekli büyüme oranı warranted rate of growth n.
gsyih'in kişi başı büyüme oranı growth rate of gdp per capita n.
hatırı sayılır büyüme substantial growth n.
ılımlı büyüme modest growth n.
istikrar ve büyüme paktı stability and growth pact n.
ihracata yönelik büyüme export-biased growth n.
ihracata yönelik büyüme export oriented growth n.
içsel büyüme teorisi endogenous growth theory n.
istikrarlı büyüme steady growth n.
ihracat önderliğinde büyüme export-led growth n.
ihracata yönelik büyüme export led growth n.
ihracat büyüme oranı export growth rate n.
ithalat büyüme oranı import growth rate n.
ihracatın önderlik ettiği büyüme export-led growth n.
iktisadi büyüme economic growth n.
ihracata yönelik büyüme export oriented growth; export led growth n.
iktisadi büyüme ve kalkınma ekonomisi economic growth and development economy n.
ihracata dayalı büyüme export-oriented growth n.
kalkınmada büyüme aşamaları modeli stages of growth model of development n.
kapsayıcı büyüme inclusive growth n.
kısa vadeli büyüme short term growth n.
kredi büyüme hızı credit growth rate n.
kontrollü büyüme controlled growth n.
küçülerek büyüme downsizing n.
muazzam büyüme substantial growth n.
oransal büyüme relative growth n.
neoklasik büyüme modeli neoclassical growth model n.
önemli büyüme substantial growth n.
piyasa büyüme oranı market growth rate n.
sabit büyüme modeli constant growth model n.
reel ekonomik büyüme oranı real economic growth rate n.
sağlıklı büyüme oranı healthy growth rate n.
rekor büyüme record growth n.
sapmasız ekonomik büyüme neutral economic growth n.
reel ekonomik büyüme real economic growth n.
reel ekonomik büyüme hızı real economic growth rate n.
reel ekonomik büyüme real economic growth n.
sabit temettü büyüme modeli constant-dividend-growth model n.
sabit sermaye yatırımlarının büyüme hızı growth rate of fixed capital investments n.
sıfır büyüme zero growth n.
sınai büyüme industrial growth n.
sektördeki hızlı büyüme rapid growth in the sector n.
spekülatif büyüme speculative growth n.
sürdürülebilir büyüme sustainable growth n.
sürdürülebilir ekonomik büyüme sustainable economic growth n.
ticarete karşıt yönlü büyüme anti-trade-biased growth n.
ticareti artırıcı yönlü büyüme pro-trade biased growth n.
ticarete karşı büyüme anti-trade growth n.
tamamlayıcı büyüme circular growing n.
ürün-pazar büyüme çizelgesi product market expansion grid n.
uzun vadeli büyüme long-term growth n.
uzun dönem büyüme long-term growth n.
uzun vadeli büyüme long term growth n.
uzun dönemli büyüme yolu trend growth path n.
yeni büyüme gücü new growth power n.
yansız ekonomik büyüme neutral economic growth n.
yansız büyüme neutral growth n.
yatay büyüme horizontal expansion n.
yavaş büyüme canlanması slow growth recovery n.
yeni büyüme kuramı new growth theory n.
yatay büyüme horizontal growing n.
yetersiz ekonomik büyüme diseconomy n.
yıllık bileşik büyüme oranı cagr (compound annual growth rate) n.
yüksek büyüme oranı high growth rate n.
yüksek ekonomik büyüme high economic growth n.
yıllık büyüme annual growth n.
yüksek büyüme high growth n.
yıllık bileşik büyüme oranı compound annual growth rate n.
yetersiz ekonomik büyüme diseconomies n.
yıllık ortalama ekonomik büyüme oranı average annual economic growth rate n.
yıllık ortalama ekonomik büyüme hızı average annual economic growth rate n.
dış faktörlere bağlı büyüme teorisi exogenous growth theory n.
dışsal büyüme kuramı exogenous growth theory n.
dışsal büyüme teorisi exogenous growth theory n.
iç faktörlere bağlı büyüme teorisi endogenous growth theory n.
içsel büyüme kuramı endogenous growth theory n.
içsel büyüme teorisi endogenous growth theory n.
üstel büyüme hockey stick growth n.
hızlı büyüme hockey stick growth n.
kısa süreli ekonomik büyüme mini-boom n.
üyelerin büyüme mevsimi boyunca düzenli hasat payı almak için işletmeciye üyelik harcı ödediği çiftlik sistemi csa (csar-capable assets) n.
fakirliği azaltma ve büyüme fonu poverty reduction and growth fund n.
spekülatif yatırım veya hızlı büyüme sonucu çok yüksek getiriler elde eden go-go adj.
ekonomik büyüme öncesi döneme ait preboom adj.
ekonomik büyüme öncesinde var olan preboom adj.
ekonomik büyüme öncesi gelişen preboom adj.
ekonomik büyüme öncesi gelişen preboom adj.
minimum riskle orta düzeyde istikrarlı büyüme sağlayan (hisse, menkul kıymet) protective adj.
gayri safi milli hasılanın büyüme oranı trendi trend rate of gross national product growth expr.
yoksullaştıran büyüme immiserizing growth
Politics
büyüme politikası growth policy n.
ab istikrar ve büyüme paktı the eu's stability and growth pact n.
büyüme beklentileri growth prospects n.
büyüme modeli pattern of growth n.
büyüme potansiyeli growth potential n.
büyüme stratejisi growth strategy n.
büyüme noktası growth point n.
büyüme ve istihdam için lizbon stratejisi lisbon strategy for growth and jobs n.
büyüme değişimi increment change n.
dengeli büyüme balanced growth n.
dengeli küresel büyüme balanced global growth n.
dirençli büyüme resilient growth n.
doğma büyüme vatandaş natural born citizen n.
ekonomik büyüme economic growth n.
güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme çerçevesi framework for strong, sustainable and balanced growth n.
istikrar ve büyüme paktı stability and growth pact n.
ihracat odaklı büyüme export-focused growth n.
kapsamlı büyüme strateiisi comprehensive growth strategy n.
kapsayıcı büyüme inclusive growth n.
kapsayıcı yeşil büyüme inclusive green growth n.
kısa vadeli büyüme short-term growth n.
kendi kendine yeterli büyüme sustainable development n.
küresel büyüme global growth n.
küresel ekonomik büyüme global economic growth n.
özel sektör öncülüğünde büyüme private sector-led growth n.
paylaşılan büyüme shared growth n.
paylaşılan büyüme için seul kalkınma uzlaşısı seoul development consensus for shared growth n.
paylaşılan büyüme için seul kalkınma uzlaşısı seoul consensus n.
reel büyüme real growth n.
sürdürülebilir ekonomik büyüme sustainable economic growth n.
süren ekonomik büyüme sustained economic growth n.
sürdürülebilir ekonomik büyüme sustainable economic growth n.
sürdürülebilir büyüme sustainable growth n.
uzun vadeli büyüme long-term growth n.
uzun vadeli büyüme potansiyeli long-run growth potential n.
(ekonomik) istikrar ve büyüme paktı/anlaşması stability and growth pact n.
yüksek büyüme ve yenilikçi şirketler için risk sermaye aracı risk capital instrument for high growth and innovative companies n.
yeşil büyüme green growth n.
istikrar ve büyüme paktı stability pact n.
yoksulluğun azaltılması ve büyüme kolaylığı poverty reduction and growth facility (prgf) n.
büyüme yanlısı pro-growth v.
büyüme dostu growth-friendly adj.
Institutes
uluslararası büyüme merkezi the international growth centre (igc) n.
Industry
(ürünlere hava, maddeler eklenerek sağlanan) büyüme overrun n.
Insurance
büyüme amaçlı esnek eyf flexible growth pmf n.
büyüme amaçlı karma eyf composite growth pmf n.
büyüme amaçlı fonlar growth funds n.
Technical
doğrusal çizgide büyüme eğilimi rectipetality n.
doğrusal çizgide büyüme rectipetality n.
doğrusal çizgide büyüme eğilimi rectipetaly n.
doğrusal çizgide büyüme rectipetaly n.
aşamalı büyüme step growth n.
aşırı büyüme overgrowth n.
aşırı büyüme hypertrophy n.
belirli kristallerde meydan gelen elektrik polaritesindeki büyüme pyroelectricity n.
büyüme yapısı growth structure n.
büyüme denklemi growth equation n.
büyüme faktörü build-up factor n.
büyüme hızı rate of growth n.
çatlak büyüme hızı crack growth rate n.
dallantılı büyüme dendritic growth n.
düzlemsel büyüme planar growth n.
doğrusal büyüme linear growth n.
dirimsel büyüme biological growth n.
doğrusal büyüme hızı yasası linear growth rate law n.
hacimce büyüme increase in volume n.
kenarı belirlenmiş film beslemeli büyüme edge-defined film-fed growth n.
kendiliğinden oluşan büyüme self-assembled growth n.
logaritmik büyüme logarithmic growth n.
parabolsu büyüme hızı parabolic growth rate n.
parabolsu büyüme parabolic growth n.
parabolsu büyüme hızı yasası parabolic growth rate law n.
sınırlı büyüme bounded growth n.
tersüstel büyüme logarithmic growth n.
tane büyüme hızı grain growth rate n.
üstbırakımlı büyüme epitaxial growth n.
yayınım denetimli büyüme diffusion controlled growth n.
yönlü büyüme directional growth n.
yorulma çatlağı büyüme hızı fatigue crack growth rate n.
ısıl büyüme thermal growth v.
Computer
büyüme eğrisi growth curve n.
sınırlı büyüme bounded growth n.
Informatics
büyüme eğrisi growth curve n.
Telecom
iktisadi büyüme economic growth n.
uzun dönem büyüme long term growth n.
yıllık büyüme oranları annual growth rates n.
yıllık ortalama ekonomik büyüme oranı average annual economic growth rate  n.
Construction
çatlak büyüme kuvveti crack extension force n.
kritik değer altındaki çatlak büyüme parametreleri subcritical crack growth parameters n.
Marine
ekonomik olarak büyüme economic growth n.
logaritmik fazlı büyüme periyodu logaritmic phase growth period n.
Medical
anormal yeni bir büyüme neoplasm n.
asimetrik büyüme paterni asymmetric growth pattern n.
aşırı büyüme hormonu sekresyonu excess secretion of growth hormone n.
aşırı büyüme sendromu overgrowth syndrome n.
bazik fibroblast büyüme faktörü basic fibroblast growth factor (bfgf) n.
baş çevresi büyüme referansları head circumference growth references n.
bebeğin büyüme ve gelişmesi infant growth and development n.
büyüme hormonu salgılatıcı hormon growth hormone releasing hormone n.
büyüme geriliği growth retardation n.
büyüme hormonu salgılanmasını inhibe eden hormon growth hormone release inhibiting hormone n.
büyüme kıkırdağı epiphysial plate n.
büyüme hormonu salgılatıcı hormon analoğu growth hormone releasing hormone analogue n.
büyüme-gelişme geriliği failure to thrive n.
büyüme bozuklukları growth disorders n.
büyüme hormonu reseptör antagonisti growth hormone receptor antagonist n.
büyüme fazı growth phase n.
büyüme kıkırdağı growth plate n.
büyüme geriliği growth failure n.
büyüme hormonu analoğu growth hormone analogue n.
büyüme artış testi growth promotion test n.
büyüme aksaklığı failure to thrive n.
büyüme hormonu tedavisi growth hormone treatment n.
büyüme fraksiyonu growth factors n.
büyüme hormonu salgılayan pitüiter adenomlar growth hormone-secreting pituitary adenomas n.
büyüme hormonu growth hormone n.
büyüme kıkırdağı physis n.
büyüme kıkırdağı epiphyseal plate n.
büyüme engelleme growth inhibition n.
büyüme hormonu growth hormon n.
büyüme faktörü growth factor n.
büyüme hormonlarının yetersizliği nedeniyle cüce kalmış kişi pituitary dwarf n.
büyüme maddeleri growth substances n.
büyüme hormonu salıverici faktör growth hormone releasfactor n.
büyüme hormonu eksikliği growth hormone deficiency n.
büyüme geriliği nedeniyle başvuran bebek baby presenting with failure to thrive n.
bodur büyüme stunted growth n.
büyüme faktörleri growth factors n.
büyüme gelişme geriliği growth and developmental delay n.
büyüme hormonu eksikliği tanısı diagnosis of growth hormone deficiency n.
boylamasına büyüme linear growth n.
büyüme ve mental retardasyon growth and mental retardation n.
dönüştürücü büyüme faktörü tgf (transforming growth factor) n.
dönüştürücü büyüme faktörü transforming growth factor n.
epidermal büyüme faktörü egf (epidermal growth factor) n.
epidermal büyüme faktörü epidermal growth factor n.
epiteliyal büyüme faktörü salınımı epithelial growth factor release n.
epidermal büyüme faktör reseptörü epidermal growth factor receptor n.
epifiz büyüme plağı epiphyseal growth plate n.
fibroblast büyüme faktörü reseptör geninin mutasyonu mutation in fibroblast growth factor receptor gene n.
fibroblast büyüme faktörü fibroblast growth factor n.
fetüs büyüme geriliği fetal growth retardation n.
fibroblast büyüme faktörü fgf (fibroblast growth factor) n.
etin içine doğru büyüme ingrowth n.
fibroblast büyüme faktörü fibroblast n.
hematopoetik büyüme faktörü hematopoietic growth factor n.
hipofiz büyüme hormonu pituitary growth hormone n.
insülin benzeri büyüme faktörü insulin like growth factor n.
intrauterin büyüme intrauterine growth n.
intrauterin büyüme referansları intrauterine growth references n.
ileri derecede büyüme geriliği extreme growth retardation n.
insülin benzeri büyüme faktörü igf (insuline like growth factor) n.
intrakranyal büyüme intracranial growth n.
insülin benzeri büyüme faktörü bağlayıcı protein-3 ekspresyonu insulin-like growth factor binding protein-3 expression n.
insüline benzer büyüme faktörü insulin n.
intraüterin büyüme kısıtlılığı intrauterine growth restriction n.
intrauterin büyüme geriliği intrauterine growth retardation n.
insülin benzeri büyüme faktörü insulin-like growth factor n.
kanserli tümör ya da testiste anormal büyüme seminomata n.
kemik büyüme faktörü bone growth factor n.
konuşma bozukluğu ve büyüme geriliği speech disorder and growth retardation n.
konstitüsyonel büyüme gecikmesi constitutional growth delay n.
koloni uyarıcı büyüme faktörü colony-stimulating growth factor n.
kötücül büyüme malignant growth n.
miyeloid büyüme faktörü miyeloid growth factor n.
organik büyüme accretion n.
organda görülen aşırı büyüme dysgeneses n.
otozomal resesif geçişli, az rastlanan, belirgin büyüme geriliği ve mental gerilik, mikrosefali, atipik yüz görünümü ile karakterize bir hastalık microcephalic primordial dwarfism n.
otozomal resesif geçişli, az rastlanan, belirgin büyüme geriliği ve mental gerilik, mikrosefali, atipik yüz görünümü ile karakterize bir hastalık seckel sendromu n.
over dokuda tümör benzeri büyüme tumor-like growth of ovarian tissue n.
paralel büyüme parallel growth n.
preterm bebeklerin büyüme hızları growth velocity of preterm infants n.
rekombinant insan büyüme hormonu recombinant human growth hormone n.
serum vasküler endotelyal büyüme faktörü serum vascular endothelial growth factor n.
sinir büyüme faktörleri nerve growth factors n.
serum insülin benzeri büyüme faktörü serum insulin-like growth factor n.
selektif epidermal büyüme faktörü reseptör tirozin kinaz inhibitörü selective epidermal growth factor receptor tyrosine kinase inhibitor n.
sinir büyüme faktörü neuron growth factor n.
trombosit kaynaklı büyüme faktörü platelet derived growth factor n.
travma sonrası büyüme post-traumatic growth n.
trombosite bağlı büyüme faktörü platelet-derived growth factor n.
vasküler endotelyal büyüme faktörü vascular endothelial growth factor n.
yeni oluşmuş büyüme neoplastic growth n.
vasküler endotelyal büyüme faktörü vegf (vascular endothelial growth factor) n.
büyüme hormonunun rekombinant dna teknolojisi ile üretilen sentetik formu human growth hormone n.
etsi büyüme hypersarcosis n.
büyüme konisi growth cone n.
(organ, delik, tübüler yapıda) anormal büyüme dilation n.
yaşayan bir bedeni büyüme, işlevsel değişim veya iyileşme için herhangi bir kaynak sağlamadan stabil şartlarda tutmak için tasarlanmış maintenance adj.
yaşayan bir bedeni büyüme, işlevsel değişim veya iyileşme için herhangi bir kaynak sağlamadan stabil şartlarda tutmaya elverişli maintenance adj.
Anatomy
büyüme plağı epiphysis n.
Psychology
aritmetik büyüme arithmetic growth n.
büyüme hormonu growth hormone n.
gelişim/büyüme/ergenlik yılları formative years n.
gözde büyüme looming n.
geometrik büyüme geometric growth n.
Dentistry
simetrik gingival fibrotik büyüme symmetrical gingival fibrotic hyperplasia n.
Physiology
kılların büyüme döngüsünde büyüme aşaması anagen n.
büyüme hormonu salgılatıcı faktör growth hormone releasing factor n.
büyüme hormonu salgılatıcı faktör growth hormone-releasing factor n.
Pathology
kötü huylu doku kitlesinde büyüme neoplastic growth n.
nöral, bağ ve vasküler dokularda oluşan kötü huylu büyüme neurosarcoma n.
büyüme bölgesine yabancı dokudan oluşan tümör veya tümör grubu teratoma n.
metabolik olarak büyüme aşamasında olan birgözeli parazit trophozoite n.
etersiz fetal büyüme poor fetal growth n.
lenf sıkışması nedeniyle bacaklar ve dış genital organlarda görülen aşırı büyüme ve sertleşme elephantiasis n.
bacakta aşırı büyüme barbados leg n.
anormal büyüme excrescence n.
anormal veya kontrolsüz hücre bölünmesinden kaynaklanan, lenf sistemi veya kan dolaşımı ile vücudun diğer bölümlerine yayılabilen kötü huylu büyüme veya tümör malignant neoplastic disease n.
diş kökünde veya kemik yüzeyinde büyüme hyperostosis n.
hastalığı genetik faktörler yerine büyüme hormonu eksikliğinden kaynaklı cüce hypophysial dwarf n.