suçlanmak

Significados de "suçlanmak" en diccionario inglés turco : 4 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	suçlanmak	charge v.
I've been charged with possessing an undocumented weapon. Ruhsatsız silah bulundurmakla suçlanıyorum. More Sentences
2	General	suçlanmak	be accused by v.
Idioms
3	Idioms	suçlanmak	hear ill v.
4	Idioms	suçlanmak	be had up (for something) v.

Significados de "suçlanmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 29 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	resmen suçlanmak	be formally charged v.
Nobody has been formally charged. Hiç kimse resmen suçlanmadı. More Sentences
2	General	ile suçlanmak	be charged with v.
Tom was charged with assault. Tom saldırı ile suçlandı. More Sentences
Phrasals
3	Phrasals	ile suçlanmak	charged with v.
Nine FIFA officials have been arrested and charged with racketeering and bribery. Dokuz FIFA yetkilisi tutuklandı ve şantaj ve rüşvet ile suçlandı. More Sentences
Law
4	Law	ile suçlanmak	be charged with v.
He was charged with conspiracy. Komplo ile suçlandı. More Sentences
General
5	General	-den suçlanmak	be accused of v.
6	General	halkı askerlikten soğutmakla suçlanmak	be accused of turning people against the military v.
7	General	vatana ihanetle suçlanmak	be charged with treason v.
8	General	vatan hainliği ile suçlanmak	be charged with treason v.
9	General	kocasını öldürmekle suçlanmak	be charged with murdering her husband v.
10	General	üç kişiyi öldürmekle suçlanmak	be charged with a triple homicide v.
11	General	karısını öldürmekle suçlanmak	be charged with murdering his wife v.
12	General	alkollü araç kullanmakla suçlanmak	be charged with drunk driving v.
13	General	kaza mahallini terk etmek ile suçlanmak	be charged with leaving the scene of an accident v.
14	General	mala zarar vermekle suçlanmak	be charged with property damage v.
15	General	alkollü halde trafiğe çıkmakla suçlanmak	be charged with drunk driving v.
16	General	tecavüzden suçlanmak	be charged with rape v.
17	General	birinci dereceden yasaklı bir maddeyi üzerinde bulundurmaktan ötürü suçlanmak	be charged with criminal possession of a controlled substance in the first degree v.
18	General	üçüncü dereceden yasaklı bir maddeyi üzerinde bulundurmaktan ötürü suçlanmak	be charged with criminal possession of a controlled substance in the third degree v.
19	General	ikinci dereceden yasaklı bir maddeyi üzerinde bulundurmaktan ötürü suçlanmak	be charged with criminal possession of a controlled substance in the second degree v.
20	General	anarşist olmakla suçlanmak	red-bait v.
Idioms
21	Idioms	(bir kişi ya da bir grupla) bağlantısı yüzünden suçlanmak	damn by association v.
22	Idioms	iltisaklı diye suçlanmak	damn by association v.
23	Idioms	(bir şeyle/bir şey için) suçlanmak	get pinned for (something) v.
Law
24	Law	cinayetle suçlanmak	be charged with murder v.
25	Law	cinayetle suçlanmak	be accused of murder v.
26	Law	hırsızlıkla suçlanmak	be accused of theft v.
27	Law	jüriyi ifsat etmekle suçlanmak	be accused of tampering with jury v.
28	Law	sahtekarlıkla suçlanmak	be accused of fraud v.
29	Law	ırkçı eylemle suçlanmak	be accused of racist act v.