|
- Tom and Mary are talking about what they'll do on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde ne yapacakları hakkında konuşuyorlar.
- Happy Valentine's Day.
- Sevgililer Gününüz kutlu olsun.
- I wish it was Valentine's Day.
- Keşke sevgililer günü olsa.
- Valentine's Day is celebrated in February.
- Sevgililer Günü Şubat ayında kutlanır.
- Yes, you should wear red lipstick for Valentine's day.
- Evet, Sevgililer Günü'nde kırmızı ruj sürmelisin.
- I can't wait for Valentine's Day!
- Sevgililer günü için sabırsızlanıyorum!
- Whatever the origin is, Valentine's Day has had a long and romantic history.
- Kökeni ne olursa olsun, Sevgililer Günü'nün uzun ve romantik bir geçmişi vardır.
- Tom and Mary spent Valentine's Day together.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nü birlikte geçirdiler.
- I hate Valentine's Day, too.
- Sevgililer Günü'nden de nefret ediyorum.
- Tom helped the teacher decorate the classroom for Valentine's Day.
- Tom, öğretmenin Sevgililer Günü için sınıfı süslemesine yardım etti.
- Tom sent a dozen roses to Mary on Valentine's Day.
- Tom, Sevgililer Günü'nde Mary'ye bir düzine gül gönderdi.
- What should I buy him for Valentine's Day?
- Sevgililer günü için ona ne almalıyım?
- Today is Valentine's Day.
- Bugün Sevgililer Günü.
- Tom helped the teacher decorate the classroom for Valentine's Day.
- Tom, öğretmenin sınıfı Sevgililer Günü için süslemesine yardımcı oldu.
- This year, Valentine's Day falls on a Thursday.
- Bu yıl Sevgililer Günü perşembe gününe denk geliyor.
- Tom didn't want to be alone on Valentine's Day.
- Tom sevgililer gününde yalnız olmak istemiyordu.
- I wish it was Valentine's Day!
- Keşke sevgililer günü olsa!
- Tom should've given Mary flowers or something on Valentine's Day.
- Tom, Sevgililer Günü'nde Mary'ye çiçek falan vermeliydi.
- Tom and Mary had a romantic candlelit dinner on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde mum ışığında romantik bir akşam yemeği yediler.
- Valentine's Day is celebrated all around the world.
- Sevgililer Günü dünyanın her yerinde kutlanır.
- Tom asked Mary if she was free on Valentine's Day.
- Tom, Mary'ye Sevgililer Günü'nde boş olup olmadığını sordu.
- They broke up on Valentine's Day.
- Onlar Sevgililer Günü'nde ayrıldılar.
- I wish it was Valentine's Day.
- Keşke Sevgililer Günü olsaydı.
- Are you spending Valentine's Day with Tom?
- Sevgililer Günü'nü Tom'la mı geçiriyorsun?
- Tom and Mary are talking about what they'll do on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde ne yapacakları hakkında konuşuyor.
- Tom and Mary got married on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde evlendiler.
- I'm angry with my boyfriend for forgetting about Valentine's Day.
- Sevgililer Gününü unuttuğu için erkek arkadaşıma kızgınım.
- Tom had a date for Valentine's Day.
- Tom'un sevgililer günü için bir randevusu vardı.
- Tom sent Mary a dozen roses on Valentine's Day.
- Tom, Sevgililer Günü'nde Mary'ye bir düzine gül gönderdi.
- Tom sent Mary flowers on Valentine's Day.
- Tom Sevgililer Günü'nde Mary'ye çiçek gönderdi.
- Are you spending Valentine's Day with Tom?
- Sevgililer gününü Tom'la birlikte mi geçiriyorsun?
- Tom and Mary got married on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde evlendi.
- Are you really going to spend all Valentine's Day with Tom?
- Gerçekten tüm Sevgililer Günü'nü Tom'la mı geçireceksin?
- Valentine's Day is coming up.
- Sevgililer Günü yaklaşıyor.
- I'll stop giving them chocolate on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde onlara çikolata vermeyi bırakacağım.
- I sent her flowers on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde ona çiçek gönderdim.
- Let's make Valentine's Day chocolate today.
- Bugün Sevgililer Günü çikolatası yapalım.
- Tom made a reservation at a fancy restaurant for Valentine's day.
- Tom Sevgililer Günü için şık bir restoranda rezervasyon yaptırdı.
- On February 14th, Americans celebrate Valentine's Day.
- 14 Şubat'ta Amerikalılar Sevgililer Günü'nü kutlar.
- Tom didn't want to be alone on Valentine's Day.
- Tom Sevgililer Günü'nde yalnız kalmak istemedi.
- Tom and Mary had a candlelit dinner together on Valentine's Day.
- Tom ve Mary Sevgililer Günü'nde birlikte mum ışığında yemek yediler.
- Tom asked Mary if she was free on Valentine's Day.
- Tom Mary'ye Sevgililer Günü'nde boş olup olmadığını sordu.
- Are you having a Valentine's Day party at your house again this year?
- Bu yıl da evinizde Sevgililer Günü partisi mi veriyorsunuz?
- I sent Mary flowers on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde Mary'ye çiçek gönderdim.
- Today is Valentine's Day.
- Bugün Sevgililer Günüdür.
- Sami gave Layla a Valentine's Day card.
- Sami, Layla'ya Sevgililer Günü kartı verdi.
- Tom hasn't seen Mary since Valentine's Day.
- Tom Sevgililer Gününden beri Mary'yi görmedi.
- She was alone on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde yalnızdı.
- I hate being alone on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde yalnız olmaktan nefret ediyorum.
- I'm angry with my boyfriend for forgetting about Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nü unuttuğu için erkek arkadaşıma kızgınım.
- I sent her flowers on Valentine's Day.
- Ben Sevgililer Günü'nde ona çiçekler gönderdim.
- On February 14th, Americans celebrate Valentine's Day.
- 14 Şubat'ta Amerikalılar Sevgililer Günü'nü kutlarlar.
- Tom sent a dozen roses to Mary on Valentine's Day.
- Tom Sevgililer Günü'nde Mary'ye bir düzine gül gönderdi.
- Tom hasn't seen Mary since Valentine's Day.
- Tom, Sevgililer Günü'nden beri Mary'yi görmedi.
- Happy Valentine's Day.
- Sevgililer Günün kutlu olsun.
- I haven't had a drink since Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nden beri içki içmedim.
- Valentine's Day is close, and I still don't know what to give to her.
- Sevgililer Günü yakın ve ben ona ne vereceğimi hâlâ bilmiyorum.
- I wish it was Valentine's Day!
- Keşke Sevgililer Günü olsaydı!
- February 14th is Valentine's Day.
- 14 Şubat Sevgililer Günü.
- We broke up on Valentine's Day.
- Biz Sevgililer Günü'nde ayrıldık.
- We broke up on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde ayrıldık.
- Tom was alone on Valentine's Day.
- Tom Sevgililer Günü'nde yalnızdı.
- Valentine's Day is on Sunday this year.
- Sevgililer Günü bu yıl Pazar günü.
- Are you really going to spend all Valentine's Day with Tom?
- Tüm Sevgililer Günü'nü gerçekten Tom'la mı geçireceksin?
- Tom and Mary spent Valentine's Day together.
- Tom ve Mary, Sevgililer Günü'nü birlikte geçirdiler.
- They broke up on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde ayrıldılar.
- I hate Valentine's Day, too.
- Ben de sevgililer gününden nefret ediyorum.
- Valentine's Day is close, and I still don't know what to give to her.
- Sevgililer Günü yaklaşıyor ve ben hala ona ne vereceğimi bilmiyorum.
- This year, Valentine's Day falls on a Sunday.
- Bu yıl Sevgililer Günü Pazar gününe denk geliyor.
- This year, Valentine's Day falls on a Sunday.
- Bu yıl Sevgililer Günü bir pazar gününe denk geliyor.
Show More (67)
|