Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | saklambaç | hide and seek n. | ||
UN Resolution 1441 leaves no room for a game of hide and seek. BM'nin 1441 sayılı kararı saklambaç oyununa yer bırakmamaktadır. More Sentences |
||||
General | saklambaç | hide-and-seek n. | ||
Gather round if you want to play hide-and-seek. Saklambaç oynamak istiyorsanız toplanın. More Sentences |
||||
General | saklambaç | hide-and-go-seek n. | ||
General | saklambaç | whoop n. | ||
General | saklambaç | bogle [scotland] n. | ||
General | saklambaç | i spy n. | ||
Archaic | ||||
Archaic | saklambaç | hoop n. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | saklambaç oynama | hide and seek n. | ||
When I was a kid, we used to play hide and seek quite a lot. Ben çocukken çok saklambaç oynardık. More Sentences |
||||
General | saklambaç oynamak | play hide-and-seek v. | ||
Let's play hide-and-seek! Hadi saklambaç oynayalım! More Sentences |
||||
General | erkek çocuklarının okul bahçesinde oynadığı bir tür saklambaç oyunu | kicking the can n. | ||
General | saklambaç oynama | hide and go seek n. | ||
General | saklambaç oynamak | play hide and seek v. | ||
General | saklambaç oynamak | hide and seek v. | ||
General | saklambaç oynamak | hide-and-seek v. |